صراع السلطة في سوريا رد فعل المجتمع الدولي وموقف تركيا

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "صراع السلطة في سوريا رد فعل المجتمع الدولي وموقف تركيا"

Transkript

1 SURİYE DE İKTİDAR MÜCADELESİ, ULUSLARARASI TOPLUMUN TEPKİSİ VE TÜRKİYE NİN KONUMU POWER STRUGGLE IN SYRIA, REACTION OF THE INTERNATIONAL COMMUNITY AND TURKEY S POSITION صراع السلطة في سوريا رد فعل المجتمع الدولي وموقف تركيا ORTADOĞU Ortadoğu STRATEJİK Stratejik ARAŞTIRMALAR Araştırmalar MERKEZİ Merkezi CENTER Center FOR for MIDDLE Mıddle EASTERN Eastern STRATEGIC Strategıc STUDIES Studıes مركز الشرق األوسط للدراسات االستراتيجية ORTADOĞU STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ

2 SURİYE DE İKTİDAR MÜCADELESİ, ULUSLARARASI TOPLUMUN TEPKİSİ VE TÜRKİYE NİN KONUMU POWER STRUGGLE IN SYRIA, REACTION OF THE INTERNATIONAL COMMUNITY AND TURKEY S POSITION صراع السلطة في سوريا رد فعل المجتمع الدولي وموقف تركيا Rapor No: 42 Mayıs 2011 Ankara - TÜRKİYE 2011 Bu raporun içeriğinin telif hakları a ait olup, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu uyarınca kaynak gösterilerek kısmen yapılacak makul alıntılar ve yararlanma dışında, hiçbir şekilde önceden izin alınmaksızın kullanılamaz, yeniden yayımlanamaz. Bu raporda yer alan değerlendirmeler yazarına aittir; ın kurumsal görüşünü yansıtmamaktadır.

3 ORTADOĞU STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ STRATEJİK BİLGİ YÖNETİMİ, ÖZGÜR DÜŞÜNCE ÜRETİMİ ORTADOĞU STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ Tarihçe Türkiye de eksikliği hissedilmeye başlayan Ortadoğu araştırmaları konusunda kamuoyunun ve dış politika çevrelerinin ihtiyaçlarına yanıt verebilmek amacıyla, 1 Ocak 2009 tarihinde Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi () kurulmuştur. Kısa sürede yapılanan kurum, çalışmalarını Ortadoğu özelinde yoğunlaştırmıştır. Ortadoğu ya Bakış Ortadoğu nun iç içe geçmiş birçok sorunu barındırdığı bir gerçektir. Ancak, ne Ortadoğu ne de halkları, olumsuzluklarla özdeşleştirilmiş bir imaja mahkum edilmemelidir. Ortadoğu ülkeleri, halklarından aldıkları güçle ve iç dinamiklerini seferber ederek barışçıl bir kalkınma seferberliği başlatacak potansiyele sahiptir. Bölge halklarının bir arada yaşama iradesine, devletlerin egemenlik halklarına, bireylerin temel hak ve hürriyetlerine saygı, gerek ülkeler arasında gerek ulusal ölçekte kalıcı barışın ve huzurun temin edilmesinin ön şartıdır. Ortadoğu daki sorunların kavranmasında adil ve gerçekçi çözümler üzerinde durulması, uzlaşmacı inisiyatifleri cesaretlendirecektir Sözkonusu çerçevede, Türkiye, yakın çevresinde bölgesel istikrar ve refahın kök salması için yapıcı katkılarını sürdürmelidir. Cepheleşen eksenlere dâhil olmadan, taraflar arasında diyalogun tesisini kolaylaştırmaya devam etmesi, tutarlı ve uzlaştırıcı politikalarıyla sağladığı uluslararası desteği en etkili biçimde değerlendirebilmesi bölge devletlerinin ve halklarının ortak menfaatidir. Bir Düşünce Kuruluşu Olarak ın Çalışmaları, Ortadoğu algalımasına uygun olarak, uluslararası politika konularının daha sağlıklı kavranması ve uygun pozisyonların alınabilmesi amacıyla, kamuoyunu ve karar alma mekanizmalarına aydınlatıcı bilgiler sunar. Farklı hareket seçenekleri içeren fikirler üretir. Etkin çözüm önerileri oluşturabilmek için farklı disiplinlerden gelen, alanında yetkin araştırmacıların ve entelektüellerin nitelikli çalışmalarını teşvik eder. ; bölgesel gelişmeleri ve trendleri titizlikle irdeleyerek ilgililere ulaştırabilen güçlü bir yayım kapasitesine sahiptir., web sitesiyle, aylık Ortadoğu Analiz ve altı aylık Ortadoğu Etütleri dergileriyle, analizleriyle, raporlarıyla ve kitaplarıyla, ulusal ve uluslararası ölçekte Ortadoğu literatürünün gelişimini desteklemektedir. Bölge ülkelerinden devlet adamlarının, bürokratların, akademisyenlerin, stratejistlerin, gazetecilerin, işadamlarının ve STK temsilcilerinin Türkiye de konuk edilmesini kolaylaştırarak bilgi ve düşüncelerin gerek Türkiye gerek dünya kamuoyuyla paylaşılmasını sağlamaktadır.

4 İçindekiler Takdim... 5 Özet... 5 Suriye nin Sosyo-Ekonomik Yapısı... 6 Sosyalist Cumhuriyetten Arap Krallığına: Beşar Esad Dönemi... 7 Beşar Esad ın Meşruiyetini Yitirmesi: 2000 Şam Deklarasyonu ndan 2011 Ayaklanmasına... 8 Birinci Muhalefet Dalgası: Şam Baharı... 8 İkinci Muhalefet Dalgısı İsyanı: Üçüncü Muhalefet Dalgası ve Esad Rejiminin Geleceği Mezhepsel, Etnik ve Güvenlik Güçlerinin İsyan Karşısındaki Pozisyonu Toplumsal Muhalefeti Askeri Yöntemlerle Bastırma Girişimleri: Kuşatmalara Meydan Okuma Gösterileri Uluslararası Toplumun Sürece Müdahalesi: Esad Rejimine Uluslar arası Yaptırım Kararları BM nin Pozisyonu: Suriye de Uluslararası Araştırma Talebi ABD ve AB nin Yaklaşımı: Yaptırım Kararları Suriye Krizinin Türkiye ye Etkisi Sonuç: Suriye de Yaşanması Olası Senaryolar... 25

5 TAKDİM Suriye yönetimini hedef alan kitlesel muhalefet eylemleri artarken, yönetimin muhaliflere yönelik tavrı her geçen gün sertleşiyor. Sürecin ne şekilde gelişeceğine dair birçok senaryolar tartışılsa da, bir öngörüde bulunulmasını zorlaştıran pek çok etken mevcut. Muhaliflerin siyasal talepleri, ideolojileri, etnik ve mezhepsel kökenleri, coğrafi dağılımları, direniş konusundaki kararlılıkları ve taleplerini uzlaştırma becerileri, kriz sürecinin gelişimini belirleyen etkenler arasında sayılabilir. Bununla birlikte Esad yönetiminin muhaliflerin taleplerine yaklaşımı, reform sürecinin hızına ve içeriğine ilişkin niyeti de aynı şekilde olayların seyrini tayin edecek etkenler arasında. Suriye deki kriz, dünyada dikkatle izlenirken krize en yoğun ilgiyi gösteren ülkelerin başında Türkiye geliyor. Ankara yönetimi Suriye deki durumla ilgili yaptığı ilk açıklamalarda Esad yönetimine hızla reformları başlatma çağrısında bulundu ve sivil kayıpların artmasından duyduğu rahatsızlığı gösterdi. Sivil kayıpların artması, aslında yıllardır Suriye ye karşı tavırlı olan Batılı ülkelerin harekete geçmesi için geçerli bir neden oluşturdu. Suriye ye karşı ard arda yaptırım kararları çıktı. Halen birtakım çevrelerde ekonomik ve siyasi yaptırımların daha ileri boyutlara taşınması tartışılıyor. Görünen o ki, Suriye ve diğer tüm Ortadoğu ülkeleriyle iyi niyete dayalı ilişkilerini derinleştirmek isteyen Türkiye ye, önümüzdeki dönemde taraflar arasındaki krizin uzlaşmayla sonlandırılması için önemli roller düşecek. olarak, Ortadoğu daki toplumsal muhalefet hareketleriyle ilgili üst üste yayınladığımız güncel raporlara bir yenisini daha eklerken tüm çabamız, yukarıda da özetle ifade ettiğim tablonun çözümlenebilmesine katkıda bulunmaktır. Ülkemizde, Ortadoğu nun son dönemdeki gündemini izleme ve yorumlama performansıyla takdire şayan bir başarı gösteren Doç. Dr. Veysel Ayhan a yeni çalışması için teşekkür ediyoruz. Çalışmanın herkes için faydalı olmasını diliyorum. Hasan Kanbolat Başkanı

6 ORTADOĞU STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ Hazırlayan: Doç. Dr. Veysel AYHAN Ortadoğu Danışmanı Abant İzzet Baysal Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü SURİYE DE İKTİDAR MÜCADELESİ, ULUSLARARASI TOPLUMUN TEPKİSİ VE TÜRKİYE NİN KONUMU Özet * Suriye de Der a da başlayan rejim karşıtı protesto eylemleri yoğun askeri operasyonlara rağmen Şam, Humus, Haseke, Kamışlı, Banyas, Lazkiye, Bayda ve Deir ez-zor daki gösterilerle sürmektedir. Esad a ve rejimin temsil ettiği siyasal ve ekonomik sisteme isyan eden kesimler kısmi reformlardan ziyade sistemi kökten değiştirmeyi hedeflemektedir. Suriye deki isyana önderlik eden toplumsal grupların başında Sünni Araplar gelirken, rejimi koruyan toplumsal grupların başında Alevi Araplar gelmektedir. * Suriye muhalefetinin tek başına rejimi devirme gücüne sahip olmamasına karşın rejimin de isyanı polisiye yöntemlerle bastıracak kapasite sahip olmadığı görülmektedir. Bu noktada, kitlelerin tüm baskı ve öldürmelere rağmen sokaktaki gücünü koruması durumunda rejime uluslararası müdahaleyle geri adım attırılması gündeme gelebilir. * Beşar Esad ın bir yandan reform girişimlerini yoğun bir şekilde dile getirmesi diğer yandan göstericilere karşı orantısız güç kullanılması sonucunda sivil kayıpların sürekli olarak artması Suriye de farklı mezhepler ve dinler arasında uzun dönemli bir gerginliğin ortaya çıkmasına yol açabilir. * Suriye deki iktidar mücadelesinin Türkiye-Suriye ilişkilerine ciddi bir etkisi olacaktır. Söz konusu etki ekonomik, siyasi, diplomatik ve insani boyutuyla kısa süre içerisinde kendisini hissettirecek düzeydedir. 5

7 Suriye nin Sosyo-Ekonomik Yapısı Suriye halkı, hem etnik hem dini hem de mezhepsel açıdan heterojen bir toplumdur. Bu heterojenliğin temeli ülkenin tarih boyunca farklı dinler, ırklar ve mezheplere ev sahipliği yapmasından kaynaklanmaktadır. Bu bağlamda Roma ve Bizans döneminde Doğu Hıristiyanlığına ev sahipliği yapan Suriye, Emevilerle birlikte Müslümanların ilk İmparatorluğuna başkentlik yapacaktır. Emevi sonrası dönemde Suriye deki Hıristiyanlar Abbasi, Selçuklu, Memlük ve Osmanlılar döneminde de varlıklarını sürdürmüşlerdir. Bu bağlamda Suriye deki başlıca azınlıkları Aleviler, Dürziler, İsmailliler ve çeşitli Hıristiyan grupların oluşturduğu görülmektedir. Dolayısıyla hem Müslüman hem de Hıristiyanlar kendi içerisinde oldukça farklı gruplara bölünmektedir itibariyle 23 milyonluk bir nüfusa sahip Suriye de etnik ve dini grupların oranları hakkında doğru ve açık bilgilere ulaşmak mümkün olmamakla birlikte geçmiş dönemlerde yapılan sayımlardan ve verilerden hareketle bazı sonuçlara ulaşabiliriz. Suriyeli yazar Hüsnü Mahalli ye göre Suriye halkının %15 i Alevi, %6-7 si Dürzi, %12-13 ü Hıristiyan ve geri kalanları da Sünnidir. Sünnilerin ise %10-12 si Kürt, %1-2 si Türkmen geri kalanları da Araptır. Arapların da büyük bölümü orijinal olarak Suriyeli bir kısmı da Filistin kökenlidir. 2 Mahalli nin hesaplamalarına göre Sünni Araplar ülkede %50 nin altında kalırken Aleviler de ülkedeki en önemli azınlık grubu olarak karşımıza çıkmaktadır. Diğer yandan 1947 yılı itibariyle ülkenin nüfusu kişi olarak hesaplanmıştı. Sünnilerin nüfusu kişi iken Aleviler 447,993, Dürziler 96, 641, Maruniler 14,133, Ortodoks Rumlar 144,517, Ortodoks Ermeniler 104,923, Katolik Rumlar 49, 543 (1950 tarihinde ), Yahudiler 30,873, Nasturiler (Doğu Kilisesi) 9,630, Katolik Ermeniler 17, 493(1950 tarihinde ), Katolik Araplar 17,613 ve diğer azınlıklar da yaklaşık 100,000 ( Protestan-Yezidi, Süryani-Avrupalı Katolikler) verilerinden de anlaşıldığı üzere Suriye de her gruptan topluluğa rastlamak mümkündür tarihinde ABD tarafından Suriye nüfusu hakkında yayımlanan bir çalışmada ise Sünnilerin nüfusları %72, Aleviler %11 ve İsmailler ise %1 olarak verilmişti. Hıristiyanların toplam nüfus içindeki oranları ise %12 olarak belirtilmiştir. 4 Yukarıda da belirtildiği gibi günümüz Suriye nüfusu yaklaşık 23 milyon civarındadır. Bu nüfus içerisinde etnik dağılım ise oransal olarak net olmamakla birlikte şu şekilde olabilir: Aleviler %11-12, İsmailler %1,5, Dürziler %3-5, Hıristiyanlar %14-15 civarındadır. Bu orana göre Sünni Müslümanların nüfusu 1950 lerde yaklaşık %67-70 iken, bu oranın günümüzde çok büyük bir değişikliğe uğramadığı düşünülmektedir. Sünni olanların içinde Sünni Arap, Kürt, Türkmen, Kafkasyalı ve diğer bazı küçük gruplar bulunmaktadır. Kürtlerin genel nüfus içerisindeki oranlarının %10-12 civarında olduğu ileri sürülmektedir. Türkmenlerin genel nüfusu hakkında net bir bilgiye sahip olmamakla birlikte Golan da, Lazkiye çevresinde, Halep te ve Şam da önemli bir Türkmen nüfusu bulunmaktadır. Örneğin, Şam ın 20 kilometre batısında Kaldı isimli bir Türkmen köyü bulunmaktadır. Bunların Osmanlı öncesi dönemden beri bölgede bulunduğu yerli kesimler tarafından dile getirilmektedir. 5 Bu durumda Sünni Arapların toplum nüfusunun yaklaşık %52-57 arası olduğu düşünülmektedir. Suriye nin nüfus yapısında dikkat çeken bir diğer olgu da artan nüfus ve işsizliktir. Nüfus artış hızı Sünni Araplar ve Kürtlerde en üst seviyede iken Hıristiyan, Dürzî ve Alevilerde ise oransal olarak düşüktür. Eğitimin yanı sıra tek eşliliğin söz konusu gruplarda kabul gören bir anlayış olmasının da nüfus artış hızının oransal olarak bu kesimlerde daha düşük olmasına yol açtığı düşünülmektedir. Suriye deki nüfus artış hızı dünya ortalamalarının %2,7 ile oldukça üstünde olduğu görülmektedir. Dinamik ve genç bir nüfus yapısına sahip olan Suriye de yaş arası gençlerin toplam nüfusun %36,3 ünü oluşturması dikkat çekmektedir. Bu oran yaş arası 6

8 SURİYE DE İKTİDAR MÜCADELESİ, ULUSLARARASI TOPLUMUN TEPKİSİ VE TÜRKİYE NİN KONUMU gençler için %22,2 e denk gelmektedir. Suriye nüfusunun genç olması beraberinde istihdam ve yeni iş sektörleri yaratılması gibi sorunları getirmiştir. Son yıllarda kontrollü bir şekilde ekonomide devlet kontrolünün azaltılması yönünde adımlar atılmasına rağmen kişi başına düşen gelir dolar civarında seyretmektedir. Devlet kurumlarında çalışan bir doktor veya mühendisin aylık geliri 200 ile 300 dolar arasındadır. Diğer yandan nüfusun yaklaşık %50 si de yoğun bir işsizlik sorunu yaşamaktadır. İşsizlik rakamlarının aynı oranda seyretmesi için ise Suriye de yılda 320 bin kişiye yeni iş imkânlarının yaratılması gerekmektedir. Bu sayı 2035 de 604 bin kişiye yeni iş imkânlarının yaratılması ihtiyacını ortaya koymaktadır. 6 Sosyalist Cumhuriyetten Arap Krallığına: Beşar Esad Dönemi Hafız Esad ın Haziran 2000 de yaşamını yitirmesinden önce Suriye de iktidarın nasıl değişeceğine dair önemli bir tartışma yapılmamıştır. Baas ideolojisinde ve Suriye Anayasa sının giriş kısmında öne çıkan sosyalizm, birlik, özgürlük, halk iktidarı ve halk demokrasisi gibi kavramların varlığına rağmen 1994 de Hafız Esad ın büyük oğlu Basil Esad ın şüpheli bir trafik kazasında ölümü üzerine Londra dan derhal geri getirtilen göz doktoru Beşar Esad ın yeni Suriye Cumhurbaşkanı olarak seçileceği herkes tarafından bilinmekteydi. Oysa Suriye anayasasının 2. maddesinde devletin yönetim şekli olarak açık bir dille Cumhuriyet rejimi belirtilmekte ve Suriye nin devrimci bir politikayı uygulamaya koyduğu yazılmaktaydı. 10 Haziran da Hafız Esad ın yaşamını yitirmesinden saatler sonra Suriye Meclisi anayasa nın 83. maddesini değiştirmek için toplanmış ve yapılan değişiklikle Devlet Başkanı seçilme yaşı 40 dan 34 e indirilmiştir. Devlet televizyonundan canlı olarak sunulan meclis toplantısı sırasında milletvekili Mundhir El Mawşili ayağa kalkarak Anayasa değişikliği için hiçbir gerekçenin oluşmadığını dile getirerek, değişikliği protesto etmişti. Ancak Mawşili nin teklifi çoğunluk tarafından reddedildiği gibi ertesi gün Suriye devleti tarafından çıkarılan Tishreen gazetesi değişikliğin oybirliği ile yapıldığını yazmıştı. 7 Bununla birlikte anayasa değişikliğinden 3 gün sonra anayasa nın 84. maddesine uygun olarak Arap Sosyalist Baas Partisi Bölgesel Komutanlığı Beşar Esad ı devlet başkanlığı için aday göstermiş ve meclis de söz konusu adaylığı halk oylamasına sunmuştu. Tek adayla girilen seçimlerden ise Beşar Esad oy oranıyla Suriye nin ikinci Esad soyadlı Cumhurbaşkanı seçilmiştir. 8 Beşar Esad ın seçilmesi Suriye de yalnızca Anayasal sorunların ortaya çıkmasına yol açmamış aynı zamanda ideolojik bir tartışmanın da yaşanmasını beraberinde getirmişti. Baas iktidarı döneminde Suriye birçok Arap ülkesini geleneksel krallıklar ve rejimlere sahip olmakla suçlarken, Baas yönetiminin devrimci ve sosyalist olduğunu öne sürmekteydi. Ancak Beşar Esad ın seçilmeden önce rejime bağlı bazı gazetelerde yeni Halife 9 olarak nitelendirilmesi ve Cumhuriyetin yeni iktidarla birlikte babadan oğla bir geçiş yaşaması bazı Suriyelilerin tepkisine yol açmıştır. Söz konusu eleştiriler, Beşar Esad ın seçilmesinden kısa bir süre sonra Suriye de demokratik bir sistemin kurulması yönünde yeni bir muhalefet dalgasının ortaya çıkmasına da katkı sağlamıştı. Beşar Esad ın seçilmesiyle birlikte Suriye deki iktidar yapılanmasında belli ailelerin ve kurumların güçlerini koruduğuna dikkat çekmek gerekir. Bu güçlerin başında Esad ailesi gelmektedir. Esad ailesi içinde Beşar Esad ın kardeşi Mahir Esad, kız kardeşi Büşra nın eşi ve Askeri İstihbarat Başkanı Asıf Şevket ile dayısının çocukları olan Rami ve Ihab Makhlouf gelmektedir. Asıf Şevket istihbarat alanında etkili bir isim iken Makhlouf ailesi yaklaşık 3 milyar doları aşan servetiyle Suriye rejiminde önemli bir güç olarak öne çıkmaktadır. Makhlouf ailesi Syriatel in yanı sıra, bankacılık, Lübnan sınırında serbest ticaret bölgesi ve gümrük bölgelerindeki duty free shopları işletmektedir. Yasadışı kaçakçılığın önemli bir kısmının Makhlouf ailesi tarafından gerçekleştirildiği öne sürülmektedir. Beşar Esad ın baba tarafından kuzenleri olan 7

9 ORTADOĞU STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ Shaleesh ailesi de güvenlik birimlerinde ve ticari hayatta önemli bir etkiye sahiptirler. Asıf Isa Shaleesh ve Başkanın özel koruma birliğinin başkanlığını yapan General Dhu Himma Shaleesh bu ailede öne çıkan kişiler arasında yer almaktadırlar protesto gösterilerinde eleştirilerin odağında Makhlouf ve Shaleesh ailesinin alması dikkat çekicidir. Bunların dışında rejimde etkili olan diğer Alevi aileleri ise Nasef Kheir Bey, Khouli, Haydar, Kana an, Ümran ve Duba aileleridir. Bu ailelere mensup birçok kişi Baas partisi, güvenlik, istihbarat ve ekonomi alanlarında önemli bir etkiye sahiptir. 10 Bu ailelerin önemli bir kısmının ise Esad ın bağlı olduğu Kalabiya aşiretine mensup olması dikkat çekicidir. Ayrıca Cengiz Çandar ın da köşesinde belirttiği üzere Beşar döneminde Suriye rejimi General Abdulfettah Kudsiyya yı (Beşar Esad ın özel kalemi idi), Hava Kuvvetleri istihbaratının başındaki Cemil Hasan ı (kendisinden önce Abdulfettah Kudsiyya, o makamda oturuyordu), Muhaberat ın başındaki Ali Memluk u, yardımcısı Zuheyr Hamad ı, Cumhurbaşkan Yardımcısı nın güvenlik işlerinden sorumlu yardımcısı Muhammed Nasif Kheirbek i (o da Kalabiya aşiretinden), Savunma Bakanı Ali Habib i ve Lübnan daki Suriye kuvvetlerinin son komutanı, doğrudan Beşar Esad a bağlı, son olarak Dera a ya Beşar ın mesajını götüren General Rüstem Gazali nin Alevi-Nusayri kökenli olması dikkat çekicidir. 11 Beşar Esad ın Meşruiyetini Yitirmesi: 2000 Şam Deklarasyonu ndan 2011 Ayaklanmasına Beşar Esad ın iktidara gelmesi ile birlikte Suriye de siyasal ve ekonomik reformların hayata geçirilmesi yönünde yeni bir umut doğmuştu tarihleri arasında Londra da göz doktorluğu ihtisasını yapan Esad Suriye halkının karşısına modern yönüyle çıkmış ve Cumhurbaşkanlığına geldikten sonra halka yaptığı ilk konuşmada da demokrasi ve reformların önemine vurgu yapmıştı. İktidara gelişinden kısa bir süre sonra 17 Temmuz 2000 deki konuşmasında Beşar Esad idari ve ekonomik alanda reformlar, yolsuzluklarla mücadele, demokratik değerlerin geliştirilmesi, birey haklarına saygının önemi üzerinde durmuştu. Esad konuşmasında aynı zamanda yapıcı eleştirilere açık olduklarının da mesajlarını vermişti. 12 Konuşmasında seçimler, basın özgürlüğü, ifade özgürlüğü gibi birçok hak ve özgürlüğün demokrasinin bir sonucu olduğunu ve Suriye halkının da kendi gelenek ve tecrübeleri doğrultusunda kendine özgü demokrasisini geliştirmek zorunda olduğunu ifade etmişti. Batı tarzı demokrasilerin varlığına övgü ile değinen Esad a göre Suriyeliler de demokrasilerini geliştirmek zorundaydı. 13 Nitekim Esad ın demokrasi ve özgürlüklerden söz ettiği günlerde Suriye nin değişik bölgelerinde toplumun ileri gelenleri tarafından değişim ve reformun nasıl olacağı üzerine onlarca forum ve toplantı düzenlenmeye başlanmıştı. Hafız Esad döneminden farklı olarak yeni yönetim düzenlenen toplantılara ve forumlara doğrudan müdahale etmekten kaçınmış ve toplumun kendi içinde reformların nasıl olacağı üzerine tartışmalar yapmasına göz yummuştu. Reformcu kimliği ile öne çıkmaya başlayan Esad 2000 Aralığında İngiltere de ekonomist olarak çalışan ve köken olarak Humuslu Sünni Arap bir aileden gelen Esma Akhras ile evlenmesiyle bu kimliğini daha da ön plana çıkarmıştır. Birinci Muhalefet Dalgası: Şam Baharı Hafız Esad ın ölümü ile birlikte Suriye toplumunda siyasi reformlar üzerine ciddi bir tartışma süreci de başlamıştı. Reform tartışmalarına liderlik eden toplumsal grupların başında ise ülkenin entelektüel, aydın, hukukçu, gazeteci, sivil toplum kuruluşları ve akademik camiasından oluşan kişi ve kurumlar gelmektedir. Söz konusu grupların ciddi bir toplumsal tabanı bulunmamasına karşın rejim karşıtı grupların düşünsel öncülüğünü oluşturmaları açısından önemlidirler. 10 Haziran 2000 de ö- lümünün ardından reform çağrılarını gündeme taşıyan ve Şam Baharı diye adlandırılan reform girişimlerine öncülük eden bu kesim içerisinde Sünni Arap ve Hıristiyan liderler 8

10 SURİYE DE İKTİDAR MÜCADELESİ, ULUSLARARASI TOPLUMUN TEPKİSİ VE TÜRKİYE NİN KONUMU de bulunmaktaydı. Beşar Esad ın 17 Temmuz 2000 deki konuşmasında demokrasi ve özgürlüklere yer vermesi de demokratik dönüşümü benimseyen hareketlere destek olarak algılanmıştır. Ulusal Tartışma Forumu nun kurucusu olan Riyad Seif gibi birçok parlamenter kendi evlerinde yaptıkları toplantılarda değişimin nasıl olması gerektiği yönünde toplumsal bir taban oluşturmaya çalışmışlardı. Humuslu Hıristiyan yazar Michel Kilo reform talep eden gruplar arasında ortak talepler oluşturmak için çaba harcamıştı. Kürtler Kamışlıda kurdukları örgütlerle reformları tartışmaya başlamışlardı. Entelektüeller tarafından başlatılan reform tartışmaları Suriye de 1980 olayları sonrası ilk kez siyasi değişim taleplerinin toplum içerisinde yükselmesini sağlamıştır. Nitekim Eylül ayına gelindiğinde reform talebiyle ortaya çıkan kişiler 99 kişi tarafından imzalanmış bir reform paketini ilk kez halkın dikkatine sunmayı başarmışlardı. Esad yönetiminin Eylül 2000 de toplumun değişik kesimleri tarafından imzalanan ve temelde dört madde ile ortaya konulmuş reform talepleri karşısında olumsuz bir tepki göstermemesi reformcular tarafından olumlu karşılanmıştı. 99 Suriyeli yazar ve entelektüel tarafından imzalanan bildiride, ten beri yürürlükte olan sıkıyönetim ve olağanüstü hal yasalarının kaldırılması, - Sürgünden geri dönüşler dahil tüm siyasi tutuklulara genel af çıkarılması, - Toplantı, basın ve ifade özgürlüğünün yasal düzenlemelerle garanti altına alınması, - Siyasal, ekonomik ve düşüncel çeşitliliğe saygı duyulması ve sivil özgürlüklerin tanınması talepleri dile getirilmekteydi. Reform talebinde bulunan kişiler doğrudan Cumhurbaşkanlığı seçimleri veya çok partili siyasi bir sistem talebinde bulunmamalarına karşın birçok alanda değişim taleplerini ortaya koymuşlardı. Baas rejimini doğrudan hedef almayan reform taleplerine Esad yönetiminin cevabı Kasım ayında yaklaşık 600 siyasi tutuklunun serbest bırakılması ve bir ay sonra da Şam daki siyasi tutukluların bulunduğu Mezzeh Hapishanesinin kapatılması oldu. Ayrıca hapishaneden henüz serbest bırakılan Avukat Akham Naisa ın Suriye Liberal Özgürlükler ve İnsan Hakları Savunma Örgütü nü yeniden açmasına izin verilmiştir. Örgüt, çıkardığı bültene Demokrasinin Sesi adını verirken ilk mülakatını da Komünist Parti liderlerinden Fatih Jamus ile yapmıştı. 99 lar bildirisinde imzası bulunan Avukat Halil Matuk da İnsan Hakları Örgütü nü kurarak toplumsal demokratik reformlar alanında etkinlikler düzenlemeye başlamıştı. 15 Tüm bu gelişmelere paralel olarak 2001 Ocağında Meclis üyesi Riyad Seif, Toplumsal Barış Hareketi adlı partinin kurulması için ilgili makamlara resmi başvurularını yaptıklarını açıklamıştır. Seif, partinin liberal ve milliyetçi bir felsefeye dayandığını açıklamıştı. Aynı ay içinde Lübnan da yayımlanan bir gazetede ise Suriyeli 1000 kişinin imzaladığı bir bildiri yayımlandı. Bildiride dikkat çeken en önemli taleplerin başında siyasal özgürlükler, güçler ayrılığı ilkesi ve çok partili sisteme geçiş talepleri gelmiştir. Bir önceki bildiriden farklı olarak 2001 deki talepler listesinde dolaylı olarak cumhurbaşkanlığı seçimlerinin de gündeme getirilmiş olması dikkat çekici olmuştu. Ayrıca ilk kez toplumun birçok kesimi tarafından devlet kontrolünün dışında alternatif bir sivil toplum ve siyasal alan yaratılması talebi gündeme getirilmiştir. 16 Hükümet bildiriye cevap olarak olağan üstü hal yasasının dondurulduğunu açıkladı. Şubat ayında gazeteci Ali Ferzat Ad Dumari adlı haftalık bir gazeteyi yayımlamak için kendisine izin verildiğini açıklamıştır. Ancak Şubat 2001 tarihinden sonra muhalefetin bir bütün olarak sistemin yıkılmasına yol açacak adımlar attığını ve bu anlamda kontrol dışına çıktığını düşünen rejim yanlıları reform çağrılarına müdahale etmek için harekete geçmiş ve muhaliflere karşı tutuklama kampanyası başlatılmıştır. Şubat 2001 ta- 9

11 ORTADOĞU STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ rihinde muhalefet liderlerine karşı saldırıların düzenlemeye başlamasıyla, reform yönündeki beklentiler de değişmeye başladı. Ünlü yazar Nabil Süleyman kimliği belirsiz kişilerin saldırısına uğradı. Ardından Mart ayında Başkan Yardımcısı Abdulhalim Haddam yaptığı ünlü açıklamasında sivil toplum örgütlerini ülkenin birliğini tehdit etmemeleri konusunda uyarmıştır. Haddam ayrıca toplantı yapmak isteyen sivil toplum örgütlerinin 15 gün öncesinden ilgili otoritelerden izin almaları gerektiğini açıklamıştır. Hükümet olağanüstü hal yasasının kaldırılmasını talep edenleri eleştirmeye başlamıştır Mayıs ayında Papa nın ziyareti nedeniyle bazı siyasi tutukluların serbest bırakılmasına karşın Ağustos ve Eylül aylarında sivil toplum örgütlerinin izinsiz bir şekilde toplantılar düzenleme girişimleri sert tepkilere yol açmış ve aralarında Riyad Seif, Nizar Nayif, Riyad Türk ve Mamun Hamsi nin de bulunduğu muhaliflerin önemli bir kısmı tutuklanarak sivil muhalefet kontrol altına alınmıştır. 17 Şam Baharında geniş katılımlı forumlar düzenleyen sivil toplum kuruluşları kapatılırken, muhalefet gruplarının toplanmasına da izin verilmemiştir. Sivil Toplumun Uyanışı Topluluğu ile Cemal Atassi Demokratik Diyalog Forumu söz konusu dönemde aktif bir şekilde reformların tartışıldığı düzenli toplantılar gerçekleştirmiştir. Aylık veya haftalık düzenlenen toplantılara yüzlerce kişi katılarak reform ve değişim konusunu tartışmışlardır. 18 Bunların tümü rejim güçleri tarafından kapatıldı ve söz konusu toplantılara katılanlara yönelik tutuklama operasyonları düzenlendi. Türk, Kilo ve Seif in yanı sıra Seif in evinde düzenlediği toplantılarına katılan Suriye Liberal Demokratlar Birliği Başkanı Dr. Kemal El-Lebwani de konuşmalarından dolayı tutuklananlar arasında yer almıştır. 19 Böylelikle birinci reform dalgası Beşar Esad ın iktidarını sağlamlaştırmasıyla sona erdirilmiştir. Ancak yaşananlar aynı zamanda Beşar Esad ın reform talep eden kesim üzerindeki meşruiyetini ve güvenini yitirmesine yol açmıştır. Böylelikle Esad ın reformcu olmadığı, babası Hafız Esad gibi bir yönetim anlayışına sahip olduğu Suriye muhalefeti tarafından dile getirilmeye başlanmıştır. Esasında Beşar Esad ın iktidara gelmesi ile birlikte Suriye rejiminde kurumsal düzeyde bir değişikliğin olmaması da rejimin demokratikleşmeyeceğinin göstergesi olmuştu. Asker ve istihbarat yapıları Suriye toplumu üzerindeki baskılarını sürdürürken ekonomik açılımdan da rejime yakın kişi ve bireyler daha fazla fayda görmüştü. İkinci Muhalefet Dalgısı İkinci reform dalgası ise 2003 Irak işgali sonrası ABD nin Suriye nin Irak ve Lübnan politikalarını eleştirmesiyle ortaya çıkmıştır. Bir Suriyeli uzmanın Şam daki mülakatta bize aktardığına göre 2003 ve 2004 yıllarında gerçekten de Suriye bir Amerikan işgali bekliyordu. Beşar Esad yeni seçilmişti ve Şam daki seçkinler Amerikan baskısı sonucu rejimin kaybedeceği gibi bir düşünceye kapılmıştı. Bu şartlar altında Fransa gibi Avrupalı ülkelerin de Suriye ye baskı yapmasıyla bir BM yaptırımı uygulanması gündeme gelmişti. Suriye rejimi bu şartlar altında bir yandan Lübnan dan askerlerini çekmek zorunda kalırken diğer yandan da içerden gelen reform çağrılarına göz yummuştu. 20 Suriye rejimi üzerinde artan uluslararası baskıyla birlikte içerde de muhalif gruplar bir kez daha politik reform çağrılarını gündeme taşımaya başlamışlardır. Esad yönetimi artan uluslararası baskılardan dolayı reform taleplerine olumlu bir yaklaşım sergilemiştir. Muhalif gruplar Temel Özgürlükler ve İnsan Haklarını Savunmak İçin Ulusal Koordinasyon Komitesi ni kurdular. Sivil Toplumun Uyanışı Komitesi bir kez daha içerisinde Müslüman Kardeşlerin de bulunduğu tüm toplumsal gruplarla diyalog kanallarının açılması yönünde bir bildiri yayımladı. Suriye nin önde gelen insan hakları savunucusu Suhair Atassi, Cemal Atassi Forumu nu bir kez daha canlandırmaya çalıştı. Gazeteci ve aktivist Ali Abdullah, Müslüman Kardeşler Genel Sekreteri Ali Sadraddin El Beyanuni den siyasi parti faaliyetlerinin 10

12 SURİYE DE İKTİDAR MÜCADELESİ, ULUSLARARASI TOPLUMUN TEPKİSİ VE TÜRKİYE NİN KONUMU serbest bırakılmasını içeren bir mektubunu Şam da doğrudan halka açıkladı. Böylelikle i- dam cezasının bulunmasına rağmen 1982 den itibaren ilk kez Müslüman Kardeşler kamuoyunda temsil edilmiş oldu. Bu dönemde Müslüman Kardeşlerin de içerisinde yer alacağı bir muhalefet partisinin kurulması bile gündeme geldi. Artan reform talepleri karşısında Esad yönetimi tutuklama politikalarına ağırlık vermiş ve 2005 Mayısında Cemal Atassi Forumu nun yöneticilerinden 11 aktivisti tutuklamıştır. Tutuklananlar arasında 68 yaşındaki gazeteci ve akademisyen Hüseyin Aludat, Suhair Atassi ve Ali Abdullah da bulunmaktaydı. 21 Buna rağmen 2005 sonuna gelindiğinde muhalif yazar Mişhel Kilo Fas a giderek İhvan Genel Sekreteri ile bir görüşme gerçekleştirmiş ve ardından muhalefetin 4 konuda uzlaştığı açıklanmıştır. Bunlar demokrasi, şiddet içermeyen bir muhalefet, muhalefet gruplarının birlikteliği ve demokratik değişim ilkeleriydi. Genel Sekreter Beyanuni yaptığı açıklamada Mişhel Kilo nun Baas liderleriyle görüşmeler yürütmeye yetkili olduğunu ifade etmişti. Şam rejimi üzerinde uluslararası baskının arttığı günlerde muhalif gruplar da Ekim 2005 de Şam Deklarasyonu adı altında yayımladıkları bir bildiri ile hem rejimi sert bir şekilde eleştirmiş hem de ciddi anlamda diyalog çağrısında bulunmuş ve politik reformların yapılması taleplerini bir kez daha gündeme taşımışlardır. Deklarasyonda Baas rejimi otoriter, totaliter ve despotik bir yönetim kurmakla suçlanmış ve yeni bir anayasa hazırlanması, kurucu bir meclisin oluşturulması ve adil seçimlerin yapılması talepleri dile getirilmiştir. Mişhel Kilo tarafından kaleme alınan Deklarasyonu 5 muhalefet partisinin yanı sıra tanınmış 250 muhalif tarafından da imzalanmıştır. Yaklaşık beş sayfalık metni A- rap milliyetçi Suriye deki Ulusal Demokratik Buluşması, Kürt Demokratik İttifak, Şeyh Nawaf El Beşir in liderliğini yaptığı Gelecek Partisi, Sivil Toplumun Uyanışı Komitesi, Kürt Demokratik Cephesi de imzalamıştı. İmzacılar arasında siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının dışında Riyad Seif, Cevdet Said, Dr Abdülrezak, Samir el-nashar, Dr Fida Ekrem el-hurani, Dr Adil Zakkar, Abdülkerim el- Dahhak, Heysem el-malih ve Naif Qaysiyah gibi muhalif isimler de bulunmaktaydı. 22 Ancak 2006 Martında Hariri cinayetini araştıran Uluslararası Araştırma Komisyonu nun ikinci raporunda doğrudan Suriye rejimini suçlamaktan kaçınması ve Irak ile İran sorununa angaje olan ABD nin politikaları Esad yönetiminin bir kez daha doğrudan tüm muhaliflere yönelmesine yol açmıştır. Mart 2006 tarihinde geniş çaplı tutuklamalar yeniden başlamıştır. Kasım 2005 de tekrar tutuklanan Dr. Kemal Lebvani 2007 de 12 yıl hapis cezasına çarptırılmıştır. Mişhel Kilo ve Hıristiyan Enver El-Bunni 2006 yılında tutuklanmış ve 2007 yılında 5 yıl hapis cezasına çarptırılmıştır. Deklarasyonu imzalayanların bir kısmı yurt dışına çıkmak zorunda kalırken diğerleri ise tutuklanmış ve siyasi faaliyetlerine son verilmiştir. Böylelikle 2005 de başlayan ikinci Şam Baharı yerini bir kez daha Şam Kışı na bırakmış oldu. Baskı ve tutuklama politikalarına rağmen muhalif gruplar 1 Aralık 2007 de Ulusal Demokratik Değişim İçin Şam Deklarasyonu adı altında yeniden örgütlenme yoluna gittiler. Kendi içinde bir Ulusal Konsey kuran muhalifler daha önce öne sürdükleri reformların gerçekleştirilmesi için örgütlü bir mücadele kararı almış oldular. Dr. Fida El Hewrani nin Başkan seçildiği Ulusal Konsey de Abdulhamid Darwish ile Abdülaziz Alkhaier Başkan Yardımcısı, Riyad Seif Genel Sekreter, Amin Obeidi, Nawaf El Beşir, Riyad Turk, Süleyman el Şammar ve Ali Abdullah gibi liderler de Başkanlık Divanı Üyesi seçilmişlerdir. 23 Muhaliflerin Ulusal Konseyi kurmasından kısa bir süre sonra Konsey üyesi birçok lider tutuklanmıştır yılında tutuklanan Konsey yöneticilerinin önemli bir kısmı 2,5 yıl hapis cezasına çarptırılmışlardır. Böylelikle Suriye içindeki tüm muhalif seslerin bastırılması politikası sürdürülmüştür. 24 Reformcuların bastırılmalarına karşın öne sürdükleri fikirler toplumun diğer kesimleri tarafından da benimsenmiş ve 2011 yılında bir kez daha gündeme taşınmıştır. 11

13 ORTADOĞU STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ 2011 İsyanı: Üçüncü Muhalefet Dalgası ve Esad Rejiminin Geleceği 2011 Şubatında organize olmaya başlayan ve Mart ayında da Şam ve Der a başta olmak üzere ülkenin değişik bölgelerinde kitlesel katılımlı eylemlerle tırmanan rejim karşıtı gösteriler Nisan ayının 22 sinden itibaren ordunun Der a ya girmesiyle yeni bir aşamaya taşınmıştır. Muhalifler Der a kuşatmasından sonra kitlesel eylemleri sürekli sürdürme çağrıları yaparken BM başta olmak üzere uluslararası toplumda da yeni bir Hama olmaması için Suriye yönetimine yönelik daha sert mesajlar verilmeye başlanmıştır. Özellikle Der a ve Banyas ta ordunun göstericilere doğrudan müdahale etmesi üzerine konu BM Güvenlik Konseyi nin gündemine getirilmeye çalışılmış ve Fransa Suriye yönetimine karşı güçlü bir kınama kararının alınması için yoğun bir çaba içerisine girmiştir. 25 Nisan da tankların Der a yı kuşatması üzerine 27 Nisan da Suriye nin göstericilere karşı güç kullanma politikasına yönelik bir karar almayı gündeme alan Güvenlik Konseyi üyeleri arasında yaşanan görüş ayrılığı nedeniyle konu BM İnsan Hakları Konseyi ne yönlendirilmişti. İngiltere ve Fransa nın hazırlanacak karar tasarısı konusunda yaptıkları açıklamalarda rejimin sert bir şekilde kınanması taraftarı oldukları görülmektedir. BM Genel Sekreteri nin toplantı öncesi yaptığı açıklamada sivil göstericilere karşı tankların kullanılmasını sert bir şekilde eleştirmesi de dikkat çekmiştir. 25 Buna karşın ülkenin Ürdün sınırında bulunan ve toplam nüfusu yaklaşık bir milyon olan Der a vilayetinde sivil göstericilere karşı ilk silahlı saldırıların gerçekleştirilmesinden sonra sivillere yapılan saldırılarda kısa sürede ciddi artış olduğu görülmektedir. Humus, Lazkiye, Hama ve Şam gibi ülkenin önemli kentlerinde düzenlenen gösterilere müdahale edilmesi sonucu ölen sivil sayısı Mayıs ayının ilk haftası itibariyle yaklaşık 700 iken yüzlerce göstericide saldırılar sırasında ateşli silahlardan çıkan kurşunlardan dolayı yaralanmıştır. Gösterilerin başlamasından kısa bir süre sonra Beşar Esad ın reform girişimlerini başlatması ve bu çerçevede yeni bir hükümet kurmaya yönelmesi, Der a ve Humus Valilerini değiştirmesi, Haseke deki 1962 sayımlarını geçersiz sayıp yeni bir komisyon kurarak kimliksiz olan Kürtlerin bir kısmına Suriye vatandaşlığı kazandırma girişimi, yolsuzluklarla aktif mücadele kararı alması, çalışanların maaşlarına zam yapması, 1963 den itibaren yürürlükte olan Olağanüstü Hal Yasasını 7 gün içerisinde kaldırılacağının açıklaması gibi bazı reform çabalarına karşın göstericilere karşı silah kullanılması olayların daha da büyümesine yol açmıştır. Söz konusu açıklamaların yapıldığı gün Humus ta yaşanan gösteriler halkın Beşar Esad yönetimine güvenmediğini ve Beşar Esad ın meşruiyetini kaybettiğini göstermiştir. Nitekim 19 Mart gününe gelindiğinde artan toplumsal muhalefetin etkisiyle Esad yönetimi tarihte ilk kez köklü değişiklikler yapmak zorunda kalmıştır. 19 Nisan daki Bakanlar Kurulu toplantısının ardından alınan kararlardan önemli olanları şöyledir: 1968 yılı 47 sayılı kararnameyle kurulan Devlet Güvenlik Mahkemelerinin kapatılması ve kapsamına alınan davaların ilgili yasama mercilerine aktarılması; Anayasada temel insan hakları arasında bir hak olarak nitelendirilen vatandaşların barışçıl gösteri hakkını düzenleyen kanun hükmünde kararname tasarısını onaylanması; Olağanüstü Hal Yasasının iptal edilmesi; ilgili bakanlıklardan siyasi partiler yasası, enformasyon ve yerel yönetim kararname tasarılarının mümkün olan en kısa zamanda hazırlanmasını talep etme. 26 Yeni yasal düzenlemeler bir yandan rejimin gelişen toplumsal muhalefet hareketini güç ile sindirme politikasında başarısız olduğunu gösterirken aynı zamanda Suriye halkının da korku eşiğini aştığını göstermektedir. Çünkü bu yasaların kabul edilmesinden birkaç gün önce hükümet tüm gösteri ve toplantıları yasa dışı ilan etmişti. Ancak Humus taki gösterilerin kısa sürede genişlemesi ve 18 ile 19 Nisandaki gösterilere güvenlik güçlerinin sert 12

14 SURİYE DE İKTİDAR MÜCADELESİ, ULUSLARARASI TOPLUMUN TEPKİSİ VE TÜRKİYE NİN KONUMU müdahale etmesi tepkinin artmasına yol açmıştır. Korkunun aşıldığının bir diğer göstergesi ise Şubat 1982 Hama olaylarından sonra ilk kez güvenlik güçlerine karşı askeri bir muhalefetin başlamış olmasıdır. Der a da, Humus ve Halep başta olmak üzere ülkenin değişik bölgelerinde üst düzey güvenlik güçlerine karşı silahlı saldırılar düzenlenmesi göstericilerin köklü değişiklik için askeri yöntemleri de bir seçenek olarak göz ardı etmediğini göstermektedir. Diğer yandan Esad ın reformlara öncelik vermek yerine, bazı reformları gündeme alarak daha sonraki günlerde gerçekleştireceği güç politikalarına meşruluk kazandırmak istediği de ileri sürülebilir. Rejimin böylelikle ulusal ve uluslararası kamuoyunu güç kullanma konusunda ikna etmeye yönelmiş olduğu ileri sürülebilir. Mezhepsel, Etnik ve Güvenlik Güçlerinin İsyan Karşısındaki Pozisyonu Rejim yanlısı bazı yazarların Suriye deki rejim karşıtı gösterilerin Suriye deki bazı etnik ve mezhepsel grupların desteğini alan muhalefet grupları tarafından gerçekleştirdiğini öne sürmesine karşın gösterilere toplumun birçok kesiminden bireylerin katılması dikkat çekicidir. Örneğin, 2000 den 2011 e kadar süren rejim karşıtı muhalefete önderlik eden liberal veya sol kökenli aydınların, gazetecilerin, hukukçuların, doktorların hem Sünni Arap hem Kürt hem de Hıristiyan kökenli olması dikkat çekicidir. Örneğin, 2000 sonrası dönemde muhalefetin sembol isimleri arasında yer alan Mişhel Kilo Hıristiyan kökenlidir. Mişhel 2005 yılındaki reform girişimleri sırasında Müslüman Kardeşler ile görüşmeler gerçekleştirmişti. Bununla birlikte rejim karşıtı muhalefetin toplumsal taban olarak ağırlıklı olarak Sünni Arap ve Kürt kökenli Suriye vatandaşlarınca desteklendiği düşünülmektedir. Diğer yandan Dürzilerin pozisyonu net değildir. Özellikle 1966 tarihinde Devlet Başkanı Salih Cedid in Suveyda da esir alınmasından sonra Hafız Esad ın tüm Süveyda yı bombalama tehdidinde bulunması ve ardından Dürzi subayların önemli bir kısmını askeri birimlerden tasfiye etmesi sonrası Dürzilerin rejimle olan bağlarında bir kopma yaşanmıştı. Şubat 1966 Baas içi darbe girişiminden önce Devrim Komite Konseyi Sözcüsü olan (Meclis Başkanı statüsünde) Sultan Atrash ın oğlu Mansur El Atrash ın da devrik Devlet Başkanı Emin El Hafız la birlikte tutuklanıp Mezzeh hapishanesine gönderilmesi Dürzileri olumsuz şekilde etkilemişti. Ayrıca Kemal Canbolat başta olmak üzere son yıllarda Suriye rejiminin Lübnanlı Dürzilere karşı uyguladığı politikalar da Suriyeli Dürzilerin bir kısmı üzerinde rahatsızlık yaratmıştır. Ekonomik sorunlara ve işsizliğe rağmen rejimin Dürziler arasında bir toplumsal desteğinin olduğu ifade edilmektedir. Bununla birlikte Sultan Atrash ın kızı insan hakları savunucusu Muntaha al- Atrash 12 Nisan da verdiği bir demeçte Suriye Devlet Başkanı Esad ın mezhep kartını öne sürerek reform yapmaya yanaşmadığını buna karşın ülkede bir mezhep çatışmasının yaşanmayacağını ve Başkan ın iktidardan çekilmeyi kabul etmesi gerektiğini vurgulamıştır. 27 Muhalefeti oluşturan ikinci grup içerisinde Müslüman Kardeşlerin ve Atassi ailesinin de bulunduğu Sünni Araplardır. Her iki oluşumun da Suriye tarihinde köklü ve etkili bir geri planı bulunmaktadır. Bu bağlamda 1970 lerin başında başlayan ve ardından da 1978 de silahlı başkaldırıya dönüşen muhalefet hareketi üzerinde durmak gerekir. Özellikle Suriye rejiminin Lübnan daki iç savaşta Marunilerin safında Filistinli ve Sünni Müslümanlara karşı savaş açması Suriyeli Sünni Arapların rejimle olan ilişkilerinin bir kez daha sorgulamalarına yol açmıştı lerin başında ilk önce sivil protesto eylemleri ile rejiminin politikalarını protesto etmeye başlayan Sünni muhalefet rejimin güç kullanması karşısında 1978 den itibaren ciddi anlamda silahlı eylemlere başvurmuş ve Müslüman Kardeşler silahlı Sünni Arap muhalefetini sürdüren örgüt olarak öne çıkmıştır. Diğer Sünni muhalefet grupları ise rejimin baskıları karşısında ya sindirilmiş ya da yurt dışına kaçmak zorunda kalmıştır. Buna rağmen Esad rejimi ilk kez iktidarına karşı 13

15 ORTADOĞU STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ toplumsal desteği bulunan bir muhalefet hareketiyle karşı karşıya kalmasının ardından sorunu askeri yöntemlerle çözmeye yöneldi ve en son 1982 de Hama nın topyekün cezalandırılmasının ardından muhalefeti sindirmeyi başardı. Ancak aradan geçen zaman içerisinde Sünni muhalefet hareketi toplum içinde varlığını sürdürmeye devam etmiştir. Yukarıda da vurgulandığı üzere birinci ve ikinci reform dalgasına öncülük eden muhalefet hareketinin dayandığı toplumsal grubun başında Sünni Araplar gelmekteydi deki üçüncü muhalefet dalgasının da hem başlamasında hem de sürdürülmesinde Sünni A- rapların belirleyici olduğu görülmektedir. Suriye de uzun süreli bir diğer muhalefet hareketi ise Kürt grupların oluşturduğu rejim karşıtı hareketlerdir. Ancak Sünni Arap muhalefetinden farklı olarak Kürtler ulusal haklarının tanınması ve yasal eşitlik talepleriyle ortaya çıkmışlardır. Kürtlerin Suriye rejimiyle ilişkileri inişli çıkışlı bir seyir izlemiştir sonrası dönemde Araplaştırma politikalarıyla karşı karşıya kalan Kürt grupların en önemli ö- zelliği önemli bir kısmının Türkiye den bölgeye gitmiş olmasıdır. Ancak Fransa sonrası dönemde Araplarla sorunlar yaşamaya başlayan Kürtlerin bir kısmı 1962 Haseki ili sayımından sonra Suriye deki vatandaşlığını kaybetmiştir. Kendi içerisinde yabancı ve yabancılar arasında gerçekleşen evliliklerden doğanların da kimliksiz olarak varlığını sürdürmek zorunda kalan Kürtlerin günümüzdeki sayısının 300 ile 400 bin arasında olduğu sanılmaktadır. Özellikle 2003 Irak Savaşı sonrası Suriye rejiminin Kürtlere bakışı ciddi şekilde değişmiş ve rejim Kürtleri ABD ile işbirliği yapan bir kesim olarak değerlendirmeye başlamıştır. Bu çerçevede 2004 yılında Kamışlıda Kürt ve Arap futbol takımları arasında yaşanan olaylardan sonra Kürtler kitlesel katılımlı gösteriler düzenlemiş ve çıkan olaylar sırasında sivil kayıplar yaşanmış; Esad yönetimi sorunu araştıracak bir komisyon kurma ve reform yapma vaadinde bulunarak olayların büyümesini engellemeye çalışmıştı. Ancak geçen süre içerisinde reformların yapılmaması rejime olan güvensizliğin artmasına yol açmıştır Haziranında işkenceyle öldürülen Şeyh Kaznawi için düzenlenen kitlesel gösterilerde rejim protesto edilmişti arası dönemde birçok Suriyeli Kürt siyasetçi, politik faaliyetlerinden dolayı tutuklanmıştır. Yekiti, Azadi, Gelecek Partisi, KDP-Suriye ve PYD üyeleri gibi Kürt yöneticiler tutuklanan siyasetçiler arasında yer almıştır. Siyasi partilerin dışında sivil örgütler ve öğrenci birlikleri de baskıyla karşılaşmıştır. 12 Mart 2009 da Halep te 2004 olaylarında yaşamını yitirenleri anmak için gösteri düzenlemek suçlamasıyla 12 öğrenci tutuklanmıştı yılında ise ilk önce Der a da başlayan olaylar karşısında sessiz kalınmış ancak gösterilerin sürmesinin ardından Kürtler de kendi bölgelerinde protesto eylemleri başlatmıştır nüfus sayımının iptal edilmesine ve Beşar Esad ın doğrudan Kürt aşiretleriyle görüşmesine rağmen Kürt gruplarının protesto eylemlerini sürdürme kararı alması önemlidir. Böylelikle Suriye deki muhalefet hareketinin Kürtleri de içine alacak şekilde süreceğinin işaretleri verilmiştir. Suriye deki diğer muhalefet gruplarını ise tanımlarken rejimin siyasal, hukuksal ve ekonomik uygulamalarından dolayı yıllardır baskı ve ayrımcılığa tabi tutulduklarını düşünen tüm kesimleri bu grup altında düşünmek olasıdır. Dolayısıyla etnik ve mezhepsel olarak birçok kesimi içerisinde barındıran ve ekonomik olarak ülkedeki yolsuzluklar, işsizlik, rejime yakın kesimlerin aşırı zenginleşmesinden rahatsızlık hisseden, daha fazla özgürlük ve demokrasi talebinde bulunan gençleri bu grup içerisinde görmek gerekmektedir. Olağanüstü hal yasası ile yönetilen ülkede istihbarat birimlerinin faaliyetleri sonucu birçok kesim farklı şekillerde haksız tutuklanmalar ve baskılarla karşı karşıya kalmıştır. Özellikle siyasi tutukluların yanı sıra yolsuzluklar, gelir adaletsizliği, işsizlik gibi birçok sorun bulunmaktadır. Ayrıca Sünni Arap aşiretleri de önemli bir muhalefet yapmaya başlamışlardır. Der a daki olayların şiddet ile bastırılması bölgedeki Arap aşiretlerinin rejime olan bağlılığını ciddi şekilde etkilemiş ve bu kesimler 14

16 SURİYE DE İKTİDAR MÜCADELESİ, ULUSLARARASI TOPLUMUN TEPKİSİ VE TÜRKİYE NİN KONUMU doğrudan muhalefet hareketlerinin içerisinde yer almaya itmiştir. Der a daki aşiretlerin önemli bir kısmı yıllardır Ürdün le yürütülen ticaretin ve toplumsal ilişkilerin önemli bir ayağını oluşturmaktadırlar. Ürdün le olan sınır ticareti sırasında güvenlik güçlerinin her türlü baskı ve şiddeti karşısında sesiz kalmak zorunda kalmaları rejimin bu gruplar üzerinde meşruiyetini yitirmesine yol açmıştır. Diğer yandan olayların başlamasından sonra ülkede bir Sünni-Alevi çatışmasının yaşanması ihtimali üzerinde durulması dikkat çekmektedir. Ancak Alevilerin bir kısmının da rejime karşı tepkili olduğunu belirtmek gerekir. Esad karşıtı muhalifler arasında Beşar Esad ın amcası Rıfat Esad ile Beşar Esad ın amcasının oğlu Ribla Rıfat Esad da bulunmaktadır. Dolayısıyla, tüm Alevilerin rejimi desteklediği yargısı gerçekle uyuşmamaktadır. Alevilerin bir kısmı da rejimle sorunlar yaşamaktadırlar. Ayrıca Suriye de demokratik bir sistemin kurulması sürecinde hem Sünni Arapların hem Alevilerin hem de diğer tüm Suriyeli grupların sistem içinde temsil edilmesine olanak tanınması, Suriye deki toplumsal barışın ve istikrarın inşasına yardımcı olacaktır. Bununla birlikte Alevilerin son aşamada rejime sahip çıkacağı da öngörülmektedir. Sonuç olarak toplumsal grupların pozisyonu bakıldığında şöyle bir tablo ortaya çıkmaktadır: 29 Sünni Araplar: İktidarı ele geçirmek için kanlı bir iktidar mücadelesi başlatmış gibi görünmektedirler. Bu kapsamda muhafazakâr gruplardan, ılımlı gruplara ve aşiretlere kadar Sünni Arapların kendilerini iktidara katılmaya hazırladıkları ileri sürülebilir. Dolayıyla Suriye muhalefetinin en güçlü toplumsal desteğini Sünni Araplardan aldığı ileri sürülebilir. Der a nın dışında kuzeyde Irak sınırına yakın bölgelerde bulunan Sünni Arap aşiretlerinin bir kısmı da isyana destek vermektedirler. Ayrıca Şam ın Sünni Arap bölgelerinde de protesto eylemleri gerçekleştirilmektedir. Lazkiye ve Banyas daki Sünni Arapların protestosu bölgede Sünni-Alevi gerginliğine yol açmıştır. Humus merkez ve civarındaki Sünni Arap bölgelerinde büyük protesto eylemleri gerçekleştirilmektedir. Bu bağlamda Sünni A- rapların 2011 isyanının başlamasında ve sürdürülmesine önemli bir rol oynadıkları buna karşın söz konusu grupların tek başına iktidarı değiştirebilecek güçten yoksun olduklarını belirtmek gerekir. Kürtler: Her ne kadar sokak gösterilerine destek vermiş olsalar da Esad sonrası dönemde nasıl bir iktidar kurulacağı konusunda net görüşlere sahip olmadıklarından kontrollü bir tutum içinde oldukları görülmektedir. Kamışı, Haseke ve Amuda da protesto eylemlerinde bulunulmasına karşın sayısal olarak Kürt göstericilerin Araplardan daha az sayıda gösteride yer aldıkları dikkat çekmektedir. Bunun temel nedeni 2004 tecrübesinin ardından Kürtlerin yeni gösterilerde bulunduktan sonra rejimin kendilerine karşı nasıl bir politika izleyeceklerini öngörememeleridir. Ayrıca Şam üzerindeki iktidar mücadelesinin nasıl şekilleneceği konusunda da net ve açık öngörülere sahip olmadıkları ifade edilmektedir. Suriye deki Kürt partilerinin bir kısmı henüz büyük eylemler düzenleme kararı almadıklarına da dikkat çekmek gerekir. 30 Aynı zamanda Esad yönetimi de Kürtlere karşı daha uzlaşmacı bir politika izleyerek en azından bu gruplarla son aşamada pazarlık yapmanın kapısını açık tutmaktadır. Ancak Kürt grupların bir süre daha kontrollü muhalefet tutumlarını sürdürerek, gelecek günlerde tüm kesimlerle pazarlık yapmaya açık oldukları mesajını vermeleri beklenmektedir. Şayet rejim çökerse Kürtler, yeni dönemde daha fazla ayrıcalık almayı beklemelerine karşın, Sünni Arap yönetiminde daha fazla Araplaştırma politikalarına maruz kalma kaygısı da taşımaktadırlar. Bununla birlikte Suriye nin farklı mezhepsel yapısından dolayı Kürt kesimler demokratik bir sistemde kendi haklarına anayasal garantiler sağlayabileceklerini düşünmektedirler. Hıristiyanlar azınlıklar: Yıllardır rejime destek veren en önemli toplumsal grup olarak kabul edilen Hıristiyan grupların 2011 yılında yeniden başlayan iktidar mücadelesi sırasın- 15

17 ORTADOĞU STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ da tarafsız bir konumda durdukları gözlenmektedir. Muhalefet gruplarının 22 Nisan yani Hayırlı Cuma kapsamındaki protesto gösterilene katılmaları çağrısına net bir yanıt vermeyen Hıristiyan grupların bekle-gör politikası yürüttükleri düşünülmektedir. Esad a destek mitinglerine katıldıkları düşünülen Hıristiyan kesimlerin Sünni Arapların iktidarı ele geçirmesi durumunda ciddi bir baskıyla karşı karşıya kalma endişesi taşıdıkları düşünülmektedir. Alevi iktidarı döneminde dinsel olarak baskıyla karşılaşmayan Hıristiyanların iktidarın istikrarsızlaşması durumunda Irak benzeri bir sorunla karşılaşması yüz binlerce Hıristiyan ın ülkeyi terke etmesine yol açabilir. Fakat rejimin devrileceği yönünde güçlü bir algı oluşursa, Hıristiyan azınlıkların da tarafsız pozisyonlarını terk ederek muhalefete destek vermesi gündeme gelebilir. Bu süreçte, kanlı iktidar mücadelesinde hangi tarafın üstün geleceğini öngörebilmeleri, Hıristiyanların duruşlarını tayin edecektir. Dürziler: Suriye de yaşanan iktidar mücadelesinde Dürzilerin tarafsız bir politika yürüttüğü düşünülmektedir. Doğrudan rejim karşıtı gösterilere yoğun destek vermemelerine rağmen gösterilerin bastırılmasında da aktif bir tutum üstlenmemektedirler. Aynı Hıristiyan gruplar gibi Dürzîlerin de süreci yakından takip ettikleri ve yaşanacak gelişmelere göre pozisyonlarını netleştirecekleri öngörülmektedir. 14 Nisan da Dürzîlerin yaşadığı Süveyda da yaklaşık 300 kişilik bir grubun protesto eylemi düzenleme girişimi diğer Dürzîlerin tepkisine yol açmış ve protesto düzenleyenlere müdahale etmişlerdi Nisan dan sonra Dürzî bölgelerinde henüz önemli bir gösteri düzenlenmemesi de Dürzîlerin Sünni Araplar ile Alevi Araplar arasındaki iktidar mücadelesine doğrudan taraf olarak karışmak istemediklerini göstermektedir. Aleviler: Suriye deki Esad rejimi temel desteğini Alevi Araplardan almaktadır. Alevilerin askeri ve istihbarat birimlerindeki varlığı rejimin devamı için oldukça kritik bir rol oynamaktadır. Ekonomik olarak Alevilerin de diğer gruplar gibi sorunlar yaşamasına rağmen Suriye siyasetinde elde ettikleri ayrıcalıklı konumu bir günde devretmeyecekleri açıktır. Nitekim Beşar Esad ın anayasa değişikliği ile iktidara getirilmesinde güvenlik, istihbarat ve askeri birimlerdeki Alevilerin önemli bir baskısının olduğu ileri sürülmektedir. Her ne kadar Aleviler içinden Esad ailesiyle rekabet eden aileler ortaya çıkmış olsa da, Alevilerin kendilerini halen rejiminin yöneticisi olarak görmektedir. Dolayısıyla yaşanan iktidar mücadelesinde doğrudan Esad ailesinin yanında oldukları düşünülmektedir. Özellikle istihbarat ve özel birlikler ile oluşturulan halk birlikleri ile rejim karşıtı gösterilerin bastırılmasında aktif bir şekilde rol aldıkları düşünülmektedir. Yaşanan iktidar mücadelesinin bir tarafında Sünni Araplar varken diğer tarafında da Alevilerin olduğu düşünülmektedir. Ordu: Ordunun üst düzey komutanlarının önemli bir kısmı Alevi veya azınlık kökenli olmasına karşın, rütbesiz ordu mensuplarının daha ziyade Sünni Araplardan oluşması, Suriye ordusunun gösterileri güç kullanılarak bastırılmasında temkinli olmaya sevk etmektedir. Cumhuriyet muhafızları ve bazı özel birliklerin Alevi kökenlilerden oluşmasına karşın düzenli ordu içinde Sünni kökenli askerler büyük bir çoğunluğu oluşturmaktadır. Şayet sivillere karşı silah kullanımı daha da artarsa ve sivil kayıpların sayısında ciddi artışlar olursa, ordunun rütbesiz erlerinin taraf değiştirmesi ve bunun da ordunun çözülmesine yol açması ihtimali bulunmaktadır. Böyle bir durumda ülkenin bir iç savaşın içine sürüklenmesi kaçınılmaz olur. Bununla birlikte böyle bir olasılığın Suriye de gerçekleşmesi ihtimali olan en kötü senaryo olduğu düşünülmektedir. Toplumsal Muhalefeti Askeri Yöntemlerle Bastırma Girişimleri: Kuşatmalara Meydan Okuma Gösterileri 29 Nisan gösterilerinden sonra muhaliflerin 6 Mayıs Cuma günü büyük eylemler düzenleyerek rejime olan tepkilerini bir kez daha or- 16

18 SURİYE DE İKTİDAR MÜCADELESİ, ULUSLARARASI TOPLUMUN TEPKİSİ VE TÜRKİYE NİN KONUMU taya koyması üzerine güvenlik güçleri Şam a bağlı Sünni Arap bölgeleri, Banyas, Lazkiye ve Humus da ciddi tedbirlere başvurmuştur. Bu bağlamda 29 Nisan da düzenlenen gösterilerde 27 si Der a da olmak üzere yaklaşık 60 sivil yaşamını yitirmişti. Esasında, Suriye deki rejim ile muhalefet hareketleri arasında Şubat ve Mart aylarının başında başlayan gerginlikte, 17 Mart ta Öfke Günü gösterilerinin düzenlenmesi yeni bir sürecin başladığına işaret etmekteydi. 17 Mart sonrası kitlesel katılımlarla süren gösteriler düzenli olarak her Cuma günü daha büyük ve geniş katılımlı gösterilerle sürmüştü. Öfke Günü gösterilerinin ardından Esad yönetimi kısa sürede bir yandan reform yapma kararı alırken diğer yandan da gösterileri güç siyasetiyle bastırmaya yönelmiş ancak çıkan olaylar sırasında yaklaşık 800 ün üstünde kişinin yaşamını yitirmesi reform tartışmalarını önemsizleştirmiştir. 32 Çünkü bir yandan reform sözleri verilirken diğer yandan da tanklar eşliğinde ağır silahlarla Bayda, Der a, Banyas, Rastan gibi göstericilerin yoğun olduğu yerleşim birimlerine girilmesi ve ev ev arama yöntemiyle muhaliflere karşı büyük bir tutuklama kampanyasının başlatılması, muhaliflerin ve uluslararası kamuoyunun reform sözlerine olan güveni yitirmesine yol açmıştır. Nitekim ülkede 1963 den itibaren yürürlükte olan Olağanüstü Hal yasasının kaldırılmasına dönük yasal düzenlemelerin yapıldığının açıklanmasına karşın, uygulamada herhangi bir iyileşme olmamıştı. Hatırlanacağı üzere, Suriye de gösterilerin ilk önce Der a ve Haseke de başladıktan kısa bir süre sonra Lazkiye merkez, Humus, Hama, Bayda, Banyas ve Der Zor a sıçramış ve bu bölgedeki birçok yerleşim birimi rejim karşıtı muhalefet gösterilerine sahne olmuştu. Şam merkezde konuşlandırılan tek askeri birlik olan Cumhuriyet Muhafızları, Şam da rejim karşıtı gösterilerin yaşanmasını engellemede kısmi başarı sağlarken, Şam vilayetine bağlı olan Duma da da, rejim karşıtı muhaliflerin gösterilerde bulunmasının ardından hem Cumhuriyet Muhafızlarının hem Beşar Esad ın kardeşi Mahir Esad ın komutasında yer alan ve Cumhuriyet Muhafızları ndan seçme özel birliklerin muhaliflere karşı yoğun o- perasyonlarda bulunması gündeme gelmiştir. Der a ve diğer bölgelerde gösterilerin sürdüğü günlerde, Banyas ve Bayda da hem gösterilerin hem de güvenlik birimlerine karşı saldırıların düzenlenmesi üzerine, ordu birliklerinin ilk kez doğrudan muhaliflerin etkin olduğu bir yerleşim birimini kuşatarak bu bölgedeki muhalifleri terör gruplarıyla işbirliği yapmakla suçlaması dikkat çekti. Gösterilerin başladığı Der a da protesto eylemlerinin sürmesi üzerine, 25 Nisan dan itibaren Mahir Esad ın komutasındaki 4. Mekanize Tümeni ne bağlı birliklerin şehri kuşatmaya başladığı ve 29 Nisan Cuma günü düzenlenen gösterilerin ardından şehre girip doğrudan 1980 lerde yaşandığı gibi ev ev muhalif avına yöneldiği haberleri uluslararası kamuoyuna yansımaya başlamıştı. 29 Nisan Cuma günü Suriye nin değişik bölgelerinde düzenlenen gösterilerde ise yaklaşık 62 göstericinin yaşamını yitirdiği belirtilmişti. 33 Der a, Şam, Humus, Hama, Banyas, Rastan ve Bayda gibi muhaliflerin etkin olduğu yerleşim birimlerinde güvenlik güçlerinin doğrudan kapı kapı muhalif kişi ve gruplara karşı operasyonlar düzenlemesi üzerine yaklaşık 10 bin kişi tutuklanmış ve yaşanan olaylar sırasında da onlarca kişi de yaşamını yitirmiştir. Bayda da güvenlik güçlerine karşı düzenlenen saldırıların ardından güvenlik güçlerinin bu kentte girmesine karşın 25 Nisan da Der a nın şehir merkezinin dışına yerleşmeye başlayan askeri birlikler 29 Nisan Cuma günü yapılan gösterilerin ardından şehir merkezine girmiş ve çıkan olaylarda Der a da yaklaşık 27 gösterici yaşamını yitirmiştir. Güvenlik güçlerinin Der a nın ardından 3 Mayıs ta Banyas a girmesiyle rejim göstericilere karşı daha sert politikalara öncelik vereceğini bir kez daha göstermiş olmaktaydı. Bununla birlikte Cuma günkü gösterilerin hedefinde olan Der a daki askeri müdahaleye 5 Nisan da son verildiğinin açıklanmış olması Esad yönetiminin geri adım atması olarak da yorumlanmıştır. Nitekim Der a dan çekilmenin açıklanmasına 17

19 ORTADOĞU STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ ve çekilmenin başlamasına rağmen Suriye muhalefetinin rejim karşı protesto eylemlerini sürdürmesi, uluslararası toplumun Suriye konusunda daha aktif politikalara öncelik vermesine yol açacaktır. Dolayısıyla 6 Mayıs Cuma günü düzenlenen gösteriler hem muhalifler acısından hem de rejim açısından oldukça önemli gelişmelere sahne olmuştur. Esad yönetiminin isyanın başladığı Der a daki askeri birliklerin çekileceğini açıklamasına karşın, Banyas, Rastan, Humus, Hama ve Şam daki olayları kontrol altına almak için bu bölgelerdeki askeri varlığını artırması ve gösterilere izin vermeyeceğini açıklamasına karşılık muhalifler de 6 Mayıs ta gösteri düzenlemek için harekete geçmişlerdi. Bu kapsamda Cuma namazı sonrası başlayan protesto gösterileri sırasında yaklaşık 30 göstericinin öldürüldüğü ileri sürülmüştü. Suriye İnsan Hakları Grubu tarafından yapılan açıklamaya göre gösteriler sırasında 16 sı Humus, 6 sı Hama, 2 si Jableh ve 4 ü de Deir el Zor da olmak üzere toplam 26 kişi öldürülmüştür. 34 Gösterilerin ardından silahlı kuvvetler Banyas, Şam a bağlı Sünni mahalleleri ve Humus a girerek ev ev muhalifleri tutuklamaya başlaması gerginliğin daha da tırmanmasına yol açmıştır. El-Vatan gazetesine konuşan Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ise reformlara hız verildiğini ve isyanların sona yaklaştığını ileri sürmüş ve Suriye İçişleri Bakanlığı da göstericilere teslim olmaları ve ellerinde olan her türlü silahı teslim etmeleri için 15 Mayıs a kadar süre tanındığını açıklamıştı. İçişleri Bakanlığı nca yapılan açıklamada teslim o- lanların sayısının 8-9 Mayıs itibariyle 1093 e çıktığı açıklanmış ve yaptıkları pişmanlık beyanının ardından da derhal serbest bırakıldıklarını belirtilmiştir Mayısta yapılan açıklamada ise güvenlik güçlerine teslim olanların sayısının 3308 e yükseldiği ifade edilmişti. 36 Yapılan son açıklamalardan da anlaşıldığı üzere Şam rejimi gösterileri sona erdirmek için 15 Mayısa kadar tüm imkânlarını kullanacağını ortaya koymuş oldu. Protestoları sonlandırmak için başvurulan yöntemlerin arasında en fazla öne çıkanı ise muhalif kişi ve grupların topyekûn tutuklanması olduğu anlaşılmaktadır. Nitekim, Der a nın ardından güvenlik güçleri ülkenin üçüncü büyük kenti olan Humus da muhaliflere karşı kapsamlı o- perasyonlar başlatmıştır. Ammar Kurabi nin başkanlığını yaptığı Suriye Ulusal İnsan Hakları Örgütü tarafından yapılan bir açıklamaya göre barışçıl gösterilere sahne olan Humus, Hama, Lazkiye, Der a ve Deir Zor vilayetlerinde güvenlik güçlerinin müdahalesi sonucu onlarca kişi yaşamını yitirmiştir. Kurabi ye göre yalnızca 11 Mayıs ta Der a bağlı Harra da güvenlik güçlerinin açtığı ateş sonucu 19 Suriye vatandaşı öldürülmüştür. 11 Mayısta Humus la birlikte ülkenin Sünni Arapların yoğun yaşadığın yerleşim birimlerinde muhaliflere karşı başlatılan toplu tutuklamalar dikkat çekmektedir. Muhalifler tarafından yapılan açıklamalarda 10 bin kişinin tutuklanmasının yanı sıra yüzlerce kişinin de kayıp olduğu ileri sürülmektedir. 37 Ancak tüm baskılara rağmen muhaliflerin rejim karşıtı gösteriler düzenlemeye devam etmesi Şam rejimi açısından ciddi sorunlara yol açacaktır. Uluslararası Toplumun Sürece Müdahalesi: Esad Rejimine Uluslar arası Yaptırım Kararları 17 Mart ta kitlesel eylemlerin düzenlenmesinin ardından uluslararası kamuoyunda Suriye rejimin olayları kontrol altına alıp almayacağı yönünde bir tartışma yaşanmaya başlandı. Türkiye den yapılan ilk açıklamalarda bir yandan Suriye rejimine reform yönünde çağrılarda bulunulurken diğer yandan da Beşar Esad ın halkı tarafından desteklendiği ileri sürülmüştü. 38 Diğer yandan Arap ülkeleri ise Suriye konusunda farklı bir tavır ortaya koymuşlardır. Suudi Arabistan tarafından desteklenen Al Arabia ve Katar hükümeti tarafından desteklenen Al Jazeera haber kanalları Suriye deki gösterilere geniş ölçüde yer vererek rejimin sivil insanlara karşı orantısız güç kullandığını ileri sürmüşlerdi. Hizbullah a yakın Al Manar gibi kanallar ise Esad rejimini eleştirmekten kaçınmışlardır. Der a dan askerle- 18

20 SURİYE DE İKTİDAR MÜCADELESİ, ULUSLARARASI TOPLUMUN TEPKİSİ VE TÜRKİYE NİN KONUMU rin geri çekilmesi konusunda yayınlanan bir haberde Esad yönetiminin yaptığı açıklamanın dikkate alınarak verilmesi ve yaşanan sivil kayıplara yer verilmemesi dikkat çekicidir. 39 Aynı şekilde İran yönetimi ise doğrudan Esad yönetimine destek vererek olaylardan ABD ve Suudi rejimini sorumlu tutmuştur. Olayların başlamasından kısa bir süre sonra Suriye ye kitle gösterilerini kontrol altına alma konusunda tecrübeli olan birimlerini gönderen İran hükümeti Press TV de yayınladıkları görüntüler ile de Suriye rejiminin terörist örgütlerle mücadele ettiğini ileri sürmüştü. 40 Bu arada, Suriye yönetimi tarafından yapılan bazı açıklamalarda olayların arkasında Hariri grubunun olduğu iddia edilmişti. 41 Diğer yandan aynı dönemde Esad yönetiminin Hamas ı doğrudan Suriye rejimini desteklediğini yönünde bir açıklama yapması konusunda baskı uygulaması, Hamas ın Suriye deki merkezini Katar a taşımasının gündeme gelmesine yol açmıştır. Özetle, Arap kamuoyunun ve rejimlerinin Bahreyn den farklı olarak Suriye de Sünni Arapların siyasal sisteme katılımı yönünde bir politikayı desteklediği veya bu yönde bir baskıyı gündeme getirerek Esad yönetimini kendileriyle işbirliği yapma konusunda baskı yaptıkları dikkat çekmiştir. BM nin Pozisyonu: Suriye de Uluslararası Araştırma Talebi Diğer yandan ise Fransa başta olmak üzere AB ülkeleri ve ABD yönetimi ise Suriye rejimi üzerindeki baskıların arttırılması yönünde bir politikaya öncelik vermektedir. Rusya ve Çin in karşı çıkmaları üzerine BM Güvenlik Konseyi nde Suriye deki olaylara yönelik bir kınama kararı çıkartılamamasına karşın aynı gün Suriye konusu BM İnsan Hakları Konseyi nin gündemine taşınmıştır. Bu bağlamda BM İnsan Haklarının kararından önce 22 Nisan 2011 de BM Genel Sekreteri tarafından yayımlanan açıklamada, Suriye de devam eden barışçıl göstericilere karşı gerçekleşen saldırılar kınanmış ve Suriye rejimine şiddeti derhal durdurması yönünde bir çağrı yapılmıştı. Açıklamada Suriye yönetiminin bireylerin barışçıl toplanma özgürlüğü, ifade ve basın özgürlüğü dahil olmak üzere temel uluslararası insan haklarına saygılı olması gerektiği vurgulanmıştır. Genel Sekreter yaşanan öldürme olayları için, şeffaf, bağımsız ve etkin bir soruşturmanın yapılması talebinde bulunmuştu. Genel Sekreter ayrıca Suriye yönetiminin almış olduğu reform kararlarını desteklediğini, bununla birlikte Suriye halkının meşru taleplerine de saygı duyulması gerektiğini ifade etmişti. Genel Sekreter in açıklamasının ardından Suriye deki krizin daha da derinleşmesi ve sivil ölümlerin sürmesi üzerine ABD, Fransa ve İngiltere nin girişimleriyle konu BM Güvenlik Konseyi nin gündemine getirilmeye çalışmıştır. ABD ve Fransa gibi ülkelerin Suriye rejiminin güçlü bir dille kınanması eğilimindeyken Konseyin Daimi üyelerinden Çin ve Rusya Federasyonu buna karşı çıkmıştı. Rusya nın BM Daimi Temsilci Yardımcısı Alexander Pankin in açıklamasında Suriye deki mevcut durumun uluslararası barış ve güvenliğe tehdit oluşturmamaktadır denilmiştir. Rusya Fransa, İngiltere Almanya ve Portekiz tarafından sunulan karar tasarısının görüşüldüğü Konsey de Pankin tarafından, bölgesel güvenliğe karşı gerçek tehdidin Suriye nin iç işlerine dışarıdan müdahale sonucu oluşabileceği öne sürülmüştür. 42 Güvenlik Konseyinde bir kınama kararının çıkartılamayacağının anlaşılması üzerine ise Amerikan yönetimi konuyu BM İnsan Hakları Konseyi ne taşıma girişiminde bulunmuş ve 15 ülkenin de desteğiyle karar tasarısı 29 Nisan da Konseyin gündemine getirilmiştir. Konsey de yapılan toplantıda Fransa yönetimi Suriye yi sert bir dille eleştirmesi dikkat çekerken, Rusya ve Çin ise reform çabalarını gündeme taşıyarak herhangi bir kınama kararının önene geçmeye çalışmışlardır. Diğer yandan Küba da Suriye deki olayları bir iç sorun olarak tanımlaması dikkat çekicidir. Buna rağmen Konsey Suriye Arap Cumhuriyeti nde insan hakları durumu üzerine yaptığı özel oturu- 19

SURİYE TÜRKMEN PLATFORMU I. TOPLANTISI ONUR VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ SONUÇ BİLDİRİSİ

SURİYE TÜRKMEN PLATFORMU I. TOPLANTISI ONUR VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ SONUÇ BİLDİRİSİ SURİYE TÜRKMEN PLATFORMU I. TOPLANTISI ONUR VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ SONUÇ BİLDİRİSİ Bismillairrahmanirrahim 1. Suriye de 20 ayı aşkın bir süredir devam eden kriz ortamı, ülkedeki diğer topluluklar gibi

Detaylı

Devrim Öncesinde Yemen

Devrim Öncesinde Yemen Yemen Devrimi Devrim Öncesinde Yemen Kuzey de Zeydiliğe mensup Husiler hiçbir zaman Yemen içinde entegre olamaması Yemen bütünlüğü için ciddi bir sorun olmuştur. Buna ilaveten 2009 yılında El-Kaide örgütünün

Detaylı

Bu bağlamda katılımcı bir demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanındaki çalışmalarımız, hız kesmeden devam etmektedir.

Bu bağlamda katılımcı bir demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanındaki çalışmalarımız, hız kesmeden devam etmektedir. İçişleri Bakanı Sayın İdris Naim ŞAHİN nin Entegre Sınır Yönetimi Eylem Planı Aşama 1 Eşleştirme projesi kapanış konuşması: Değerli Meslektaşım Sayın Macaristan İçişleri Bakanı, Sayın Büyükelçiler, Macaristan

Detaylı

KARİKATÜRLERİN DİLİNDEN IRAK I ANLAMAK - 1

KARİKATÜRLERİN DİLİNDEN IRAK I ANLAMAK - 1 Rapor No: 41, Mart 2011 KARİKATÜRLERİN DİLİNDEN IRAK I ANLAMAK - 1 UNDERSTANDING IRAQ THROUGH CARTOONS Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi Center for Mıddle Eastern Strategıc Studıes mezhepçilik Irak

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu: Gezi Parkından dünyaya yansıyan ses daha fazla özgürlük, daha fazla demokrasi sesidir. Tarih : 15.06.2013 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu Türkiye de görev yapan yabancı

Detaylı

ORSAM ORTADOĞU STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ KARİKATÜRLERİN DİLİNDEN IRAK I ANLAMAK - 3 UNDERSTANDING IRAQ THROUGH CARTOONS 3

ORSAM ORTADOĞU STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ KARİKATÜRLERİN DİLİNDEN IRAK I ANLAMAK - 3 UNDERSTANDING IRAQ THROUGH CARTOONS 3 KARİKATÜRLERİN DİLİNDEN IRAK I ANLAMAK - 3 UNDERSTANDING IRAQ THROUGH CARTOONS 3 - CENTER FOR MIDDLE EASTERN STRATEGIC STUDIES KARİKATÜRLERİN DİLİNDEN IRAK I ANLAMAK - 3 UNDERSTANDING IRAQ THROUGH CARTOONS

Detaylı

ORTADOĞU DA BÖLGESEL GELIŞMELER VE TÜRKIYE-İRAN İLIŞKILERI ÇALIŞTAYI TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ. No.12, ARALIK 2016

ORTADOĞU DA BÖLGESEL GELIŞMELER VE TÜRKIYE-İRAN İLIŞKILERI ÇALIŞTAYI TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ. No.12, ARALIK 2016 TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ No.12, ARALIK 2016 TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ NO.12, ARALIK 2016 ORTADOĞU DA BÖLGESEL GELIŞMELER VE TÜRKIYE-İRAN İLIŞKILERI ÇALIŞTAYI 30 Kasım 2016 Çarşamba günü Ortadoğu Stratejik

Detaylı

YÜKSEK ÖĞRETIM ALANINI GELIŞTIRMEK IÇIN IRAK VE TÜRKIYE ARASINDA DAHA ÇOK IŞBIRLIĞI YAPILMASINI UMUYORUZ.

YÜKSEK ÖĞRETIM ALANINI GELIŞTIRMEK IÇIN IRAK VE TÜRKIYE ARASINDA DAHA ÇOK IŞBIRLIĞI YAPILMASINI UMUYORUZ. ORSAM BÖLGESEL GELİŞMELER SÖYLEŞİLERİ No.41, No.23, OCAK MART 2017 2015 ORSAM BÖLGESEL GELİŞMELER SÖYLEŞİLERİ NO.41, OCAK 2017 YÜKSEK ÖĞRETIM ALANINI GELIŞTIRMEK IÇIN IRAK VE TÜRKIYE ARASINDA DAHA ÇOK

Detaylı

TÜRKİYE DE SİYASET VE DEMOKRASİ

TÜRKİYE DE SİYASET VE DEMOKRASİ TÜRKİYE DE SİYASET VE DEMOKRASİ 12 Eylül Darbesi 1973 seçimlerinden 1980 yılına kadar gerçekleşen seçimlerde tek başına bir iktidar çıkmadığından bu dönem hükümet istikrarsızlığı ile geçen bir dönem olmuştur.

Detaylı

LOCAL COUNCILS AND SECURITY SECTOR REFORM IN SYRIA BAŞLIKLI TOPLANTININ SONUÇ RAPORU

LOCAL COUNCILS AND SECURITY SECTOR REFORM IN SYRIA BAŞLIKLI TOPLANTININ SONUÇ RAPORU TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ No.16, MART 2017 LOCAL COUNCILS AND SECURITY SECTOR REFORM IN SYRIA BAŞLIKLI TOPLANTININ SONUÇ RAPORU Merkezi İstanbul da bulunan Suriyeli politika araştırmaları merkezi Omran

Detaylı

ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00

ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00 ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00 A. ANLATIM SORUSU (10 puan) Temsilde adalet yönetimde istikrar kavramlarını kısaca açıklayınız. Bu konuda

Detaylı

Devletin Şefleri Cumhurbaşkanları

Devletin Şefleri Cumhurbaşkanları Devletin Şefleri Cumhurbaşkanları Cumhuriyetin kuruluşu Anadolu insanının iman, namus, bağımsızlık, özgürlük, vatan ve millete sevgi ile bağlılığının inancı ve iradesi ile kendisine önderlik yapan Mustafa

Detaylı

NEDEN. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem

NEDEN. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem NEDEN Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem YERLi VE MiLLi BiR SiSTEM Türkiye, artık daha büyük. Dünyada söz söyleyen ülkeler arasında. Milletinin refahını artırmaya başladı. Dünyanın en büyük altyapı

Detaylı

Suriye de İktidar Mücadelesi: Reform ve Devrim Kıskacındaki Esad Rejimi

Suriye de İktidar Mücadelesi: Reform ve Devrim Kıskacındaki Esad Rejimi Suriye de Beşar Esad rejimi ilk kez ciddi bir muhalefet hareketiyle karşı karşıya. Suriye de İktidar Mücadelesi: Reform ve Devrim Kıskacındaki Esad Rejimi Power Struggle in Syria: The Essad Regime Between

Detaylı

MISIR IN SİYASAL HARİTASI

MISIR IN SİYASAL HARİTASI MISIR IN SİYASAL HARİTASI GÖKHAN BOZBAŞ Kırklareli Üniversitesi Afrika Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi MISIR IN SİYASAL HARİTASI HAZIRLAYAN GÖKHAN BOZBAŞ Kapak Fotoğrafı http://www.cbsnews.com/

Detaylı

JENS STOLTENBERG İLE SÖYLEŞİ: NATO-RUSYA İLİŞKİLERİ VE BÖLGESEL İSTİKRARSIZLIK

JENS STOLTENBERG İLE SÖYLEŞİ: NATO-RUSYA İLİŞKİLERİ VE BÖLGESEL İSTİKRARSIZLIK JENS STOLTENBERG İLE SÖYLEŞİ: NATO-RUSYA İLİŞKİLERİ VE BÖLGESEL İSTİKRARSIZLIK NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, TPQ yla gerçekleştirdiği özel söyleşide Rusya ile yaşanan gerginlikten Ukrayna nın

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm ANAYASA KAVRAMI

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm ANAYASA KAVRAMI İÇİNDEKİLER Birinci Bölüm ANAYASA KAVRAMI Soru 1 : "Anayasa" deyince ne anlaşılır, ne anlamak gerekir? 7 Soru 2 : Türk tarihindeki anayasa hareketlerinin başlıca aşamaları ve özellikleri nelerdir? 15 İkinci

Detaylı

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu..

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu.. 28 Nisan 2014 Basın Toplantısı Metni ; (Konuşmaya esas metin) Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu.. -- Silahlı Kuvvetlerimizde 3-4 yıldan bu yana Hava Kuvvetleri

Detaylı

ANTAKYA BELEDİYE BAŞKANLIĞI

ANTAKYA BELEDİYE BAŞKANLIĞI T.C. HATAY VALİLİĞİ ANTAKYA BELEDİYE BAŞKANLIĞI MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ 3-5 Kasım 2009 Antakya - Hatay Açılış ve ilk gün oturumları 3 Kasım 2009, Salı Saat: 10.00 Hatay Kültür Merkezi Antakya - Hatay

Detaylı

Suriye Arap Cumhuriyeti. Enformasyon Bakanlığı. Enformasyon Bakanlığı

Suriye Arap Cumhuriyeti. Enformasyon Bakanlığı. Enformasyon Bakanlığı Suriye Arap Cumhuriyeti Enformasyon Bakanlığı Suriye Arap Cumhuriyeti Enformasyon Bakanlığı makamınıza takdir ve saygılarını takdim ederken; Cumhurbaşkanı Beşşar el-esad ın 06 Ocak 2013 tarihinde yaptığı

Detaylı

Halk devriminin düşmanları: diktatör rejim ve karşıdevrimci gerici güçler

Halk devriminin düşmanları: diktatör rejim ve karşıdevrimci gerici güçler Halk devriminin düşmanları: diktatör rejim ve karşıdevrimci gerici güçler Geçtiğimiz ay Suriye de Irak Şam İslam Devleti ve diğer muhalif güçler arasında yaşanan çatışmaya ilişkin, Suriye Devrimci Sol

Detaylı

YERELYÖNETİM TARKANOKTAY

YERELYÖNETİM TARKANOKTAY YERELYÖNETİM REFORMUSONRASINDA İLÖZELİDARELERİ Dünyadayaşananküreseleşme,sanayitoplumundanbilgitoplumuna geçiş,şehirleşmeninartışı,ekonomikvesosyaldeğişimleryönetim paradigmalarınıveyapılarınıdaetkilemektedir.çevrefaktörlerinde

Detaylı

Suriye Muhalefeti nin Antalya Toplantısı: Sonuçlar, Temel Sorunlara Bakış ve Türkiye den Beklentiler

Suriye Muhalefeti nin Antalya Toplantısı: Sonuçlar, Temel Sorunlara Bakış ve Türkiye den Beklentiler Suriye muhalefeti genel anlamda Türkiye ye güven duyuyor. Suriye Muhalefeti nin Antalya Toplantısı: Sonuçlar, Temel Sorunlara Bakış ve Türkiye den Beklentiler The Antalya Conference of the Syrian Opposition:

Detaylı

BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876)

BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876) BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876) I. Meşrutiyete Ortam Hazırlayan Gelişmeler İç Etken Dış Etken Genç Osmanlıların faaliyetleri İstanbul (Tersane) Konferansı BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876) Osmanlı

Detaylı

İslam Dünyasından Darbe Girişimine Tepkiler

İslam Dünyasından Darbe Girişimine Tepkiler İslam Dünyasından Darbe Girişimine Tepkiler Dünya üzerindeki birçok İslami kurum, kuruluş ve şahsiyetler Türkiye'de yaşanan darbe girişimi hakkında mesajlar yayımladı. 16.07.2016 / 22:09 15 Temmuz gecesi

Detaylı

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER Modern Siyaset Teorisi Dersin Kodu SBU 601 Siyaset, iktidar, otorite, meşruiyet, siyaset sosyolojisi, modernizm,

Detaylı

İÇİMİZDEKİ KOMŞU SURİYE

İÇİMİZDEKİ KOMŞU SURİYE İÇİMİZDEKİ KOMŞU SURİYE Yazar: Dr. A. Oğuz ÇELİKKOL İSTANBUL 2015 YAYINLARI Yazar: Dr. A. Oğuz ÇELİKKOL Kapak ve Dizgi: Sertaç DURMAZ ISBN: 978-605-9963-09-1 Mecidiyeköy Yolu Caddesi (Trump Towers Yanı)

Detaylı

GELİR POLİTİKALARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

GELİR POLİTİKALARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ GELİR POLİTİKALARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ MİSYON ÇALIŞMASI Tablo 1. Misyon Çalışması Sonuçları Konsolide Misyon Sürdürülebilir kalkınma ve toplumsal refahı arttırmak için, mali disiplin içerisinde, kaynakların

Detaylı

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2.

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2. KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ 2015-2016 ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2. DERS SAATİ 15.02.2016 Türk Hukukunun Bilgi Kaynakları - Mevzuat, Yargı

Detaylı

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SİYASET AKADEMİSİ ANKARA DEMOKRATİKLEŞME SÜRECİNDE KÜRT VE ERMENİ MESELELERİNİ TARTIŞTI!

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SİYASET AKADEMİSİ ANKARA DEMOKRATİKLEŞME SÜRECİNDE KÜRT VE ERMENİ MESELELERİNİ TARTIŞTI! İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SİYASET AKADEMİSİ ANKARA DEMOKRATİKLEŞME SÜRECİNDE KÜRT VE ERMENİ MESELELERİNİ TARTIŞTI! Türkiye nin önemli toplumsal ve politik konularının tartışıldığı İstanbul Aydın Üniversitesi

Detaylı

İSLAM İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI

İSLAM İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI İSLAM İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI Eski adıyla İslam Konferansı Örgütü (İKÖ) günümüzde nüfusunun çoğunluğu veya bir kısmı Müslüman olan ülkelerin üye olduğu ve üye ülkeler arasında politik, ekonomik, kültürel,

Detaylı

İhvanı Müslimin'in kısa tarihi

İhvanı Müslimin'in kısa tarihi On5yirmi5.com İhvanı Müslimin'in kısa tarihi Askeri darbeyle devrilen Muhammed Mursi'nin bir yıl önceki seçim zaferi, hareketin doğduğu ve onlarca yıl boyunca yasaklı kaldığı Mısır'da Müslüman Kardeşler

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX BIRINCI BÖLÜM ANAYASA HUKUKUNUN KISA KONULARI 1. 1961 Anayasası ile 1982 Anayasası nın Hazırlanış ve Kabul Ediliş Süreçlerindeki Farklılıklar...1 2. Üniter, Federal ve Bölgeli

Detaylı

MUSUL OPERASYONU VE SONRASI: RISKLER, BEKLENTILER, ÖNGÖRÜLER TOPLANTISI TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ. No.9, EKİM 2016

MUSUL OPERASYONU VE SONRASI: RISKLER, BEKLENTILER, ÖNGÖRÜLER TOPLANTISI TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ. No.9, EKİM 2016 TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ No.9, EKİM 2016 TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ NO.9, EKİM 2016 MUSUL OPERASYONU VE SONRASI: RISKLER, BEKLENTILER, ÖNGÖRÜLER TOPLANTISI 14 Ekim 2016 Cuma günü, ORSAM Musul Operasyonu

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ

Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... IX İÇİNDEKİLER...XIII KISALTMALAR...XXI TABLOLAR

Detaylı

DEVLET MALZEME OFİSİ TOPLAM KALİTE YÖNETİMİ UYGULAMA VE ÖDÜL YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

DEVLET MALZEME OFİSİ TOPLAM KALİTE YÖNETİMİ UYGULAMA VE ÖDÜL YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar DEVLET MALZEME OFİSİ TOPLAM KALİTE YÖNETİMİ UYGULAMA VE ÖDÜL YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç Madde l - Bu Yönergenin amacı, Devlet Malzeme Ofisi Merkez, Taşra Teşkilâtı ve

Detaylı

İdris KARDAŞ Küresel Sorunlar Platformu Genel Koordinatörü

İdris KARDAŞ Küresel Sorunlar Platformu Genel Koordinatörü santralistanbul Küresel Sorunlar Platformu http://www.platformforglobalchallenges.org http://www.twitter.com/pgchallenges http://www.facebook.com/kureselsorunlarplatformu İdris KARDAŞ Küresel Sorunlar

Detaylı

Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları

Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları PA 101 Kamu Yönetimine Giriş (3,0,0,3,5) Kamu yönetimine ilişkin kavramsal altyapı, yönetim alanında geliştirilmiş teori ve uygulamaların analiz edilmesi, yönetim biliminin

Detaylı

Türkiye Irak İlişkilerinde Güvenlik ve Radikalleşme

Türkiye Irak İlişkilerinde Güvenlik ve Radikalleşme TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ No.17, MAYIS 2017 Türkiye Irak İlişkilerinde Güvenlik ve Radikalleşme Çalıştayı 12 Mayıs 2017 tarihinde ORSAM ve Irak Ulusal Güvenlik Müsteşarlığı na bağlı Nahrain Araştırmalar

Detaylı

ORSAM AYLIK IRAK TÜRKMENLERİ GÜNCESİ

ORSAM AYLIK IRAK TÜRKMENLERİ GÜNCESİ ORSAM AYLIK IRAK TÜRKMENLERİ GÜNCESİ Hazırlayanlar: Habib Hürmüzlü, ORSAM Danışmanı / Bilgay Duman, ORSAM Ortadoğu Uzmanı / Temmuz - Ağustos 2013 - Sayı: 27 15 Temmuz 2013: Tuzhurmatu olaylarının araştırılması

Detaylı

1979 İRAN İSLAM DEVRİMİ SONRASI TÜRKİYE-İRAN İLİŞKİLERİ. Ömer Faruk GÖRÇÜN

1979 İRAN İSLAM DEVRİMİ SONRASI TÜRKİYE-İRAN İLİŞKİLERİ. Ömer Faruk GÖRÇÜN i 1979 İRAN İSLAM DEVRİMİ SONRASI TÜRKİYE-İRAN İLİŞKİLERİ Ömer Faruk GÖRÇÜN ii Yayın No : 2005 Politika Dizisi: 1 1. Bası Ağustos 2008 - İSTANBUL ISBN 978-975 - 295-901 - 9 Copyright Bu kitabın bu basısı

Detaylı

ESP/SOSYALİST KADIN MECLİSLERİ

ESP/SOSYALİST KADIN MECLİSLERİ BASINA VE KAMUOYUNA Erkek egemen kapitalist sistemde kadınların en önemli sorunu 2011 yılında da kadına yönelik şiddet olarak yerini korudu. Toplumsal cinsiyetçi rolleri yeniden üreten kapitalist erkek

Detaylı

ORSAM ORTADOĞU STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ SURİYE TÜRKMENLERİ: SİYASAL HAREKETLER VE ASKERİ YAPILANMA

ORSAM ORTADOĞU STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ SURİYE TÜRKMENLERİ: SİYASAL HAREKETLER VE ASKERİ YAPILANMA Rapor No: 150 -ORTADOĞU TÜRKMENLERİ Rapor No: 22, Mart 2013 SURİYE TÜRKMENLERİ: SİYASAL HAREKETLER VE ASKERİ YAPILANMA SYRIAN TURKMENS: POLITICAL MOVEMENTS AND MILITARY STRUCTURE ORTADOĞU Ortadoğu STRATEJİK

Detaylı

İSİPAB Dördüncü Müslüman Kadın Parlamenterler Konferansı Raporu nun Sunumu

İSİPAB Dördüncü Müslüman Kadın Parlamenterler Konferansı Raporu nun Sunumu İSİPAB Dördüncü Müslüman Kadın Parlamenterler Konferansı Raporu nun Sunumu Sayın Başkan, Değerli Meclis Başkanları, Değerli Katılımcılar, Dördüncü Müslüman Kadın Parlamenterler Konferansı Raporu nu sunmak

Detaylı

Ortadoğu birliğine doğru ilk adım mı?

Ortadoğu birliğine doğru ilk adım mı? 1/5 ページ Ortadoğu birliğine doğru ilk adım mı? Ekonomi / 10/06/2010 Türkiye, Ürdün, Lübnan ve Suriye arasında ortak bir deklarasyon imzalandı. Dört ülke arasında ticaret, gümrük, tarım, sağlık, ve enerji

Detaylı

T.C. İNKILÂP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ DERS NOTU I. DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ OSMANLI DEVLETİ NİN GENEL DURUMU. Ekonomik Durum:

T.C. İNKILÂP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ DERS NOTU I. DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ OSMANLI DEVLETİ NİN GENEL DURUMU. Ekonomik Durum: T.C. İNKILÂP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ DERS NOTU I. DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ OSMANLI DEVLETİ NİN GENEL DURUMU Ekonomik Durum: 1. Avrupa daki gelişmelerin hiçbiri yaşanmamıştır. Avrupa da Rönesans ve Reform

Detaylı

(Resmi Gazete ile yayımı: 27.10.2004 Sayı: 25626)

(Resmi Gazete ile yayımı: 27.10.2004 Sayı: 25626) 60 TÜRKIYE CUMHURIYETI HÜKÜMETI ILE SLOVENYA CUMHURIYETI HÜKÜMETI ARASıNDA ÖRGÜTLÜ SUÇLAR, UYUŞTURUCU MADDE KAÇAKÇıLıĞı, ULUSLARARASı TERÖRIZM VE DIĞER CIDDI SUÇLARLA MÜCADELEDE IŞBIRLIĞI ANLAŞMASıNıN

Detaylı

ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ KAMU YÖNETİMİ ANABİLİM DALI SEÇİM SİSTEMLERİNİN SEÇMEN İRADESİNE ETKİSİ

ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ KAMU YÖNETİMİ ANABİLİM DALI SEÇİM SİSTEMLERİNİN SEÇMEN İRADESİNE ETKİSİ ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ KAMU YÖNETİMİ ANABİLİM DALI SEÇİM SİSTEMLERİNİN SEÇMEN İRADESİNE ETKİSİ Metin ÖZ Samsun, 2017 S E Ç İ M S İ S T E M L E R İ N İ N S E Ç M E N İ R A

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 Cumhuriyet Halk Partisi AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy Türkiye de temaslarına CHP Lideri Kılıçdaroğlu ile görüşerek başladı. Görüşmeye katılan Loğoğlu açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı.

Detaylı

TÜRKİYE DE KADINLARIN SİYASAL HAYATA KATILIM MÜCADELESİ VE POZİTİF AYRIMCILIK

TÜRKİYE DE KADINLARIN SİYASAL HAYATA KATILIM MÜCADELESİ VE POZİTİF AYRIMCILIK TÜRKİYE DE KADINLARIN SİYASAL HAYATA KATILIM MÜCADELESİ VE POZİTİF AYRIMCILIK TürkİYE KADIN DERNEKLERİ FEDERASYONU Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu 1976 Yılında kurulmuş ülke genelinde 50.500 üyesi

Detaylı

Hafız Esad ın iç politikadaki yoğun baskıcı rejimi ve Baas Partisi üyelerinin yolsuzlukları ülkede iç huzurun sağlanması önünde önemli bir engel

Hafız Esad ın iç politikadaki yoğun baskıcı rejimi ve Baas Partisi üyelerinin yolsuzlukları ülkede iç huzurun sağlanması önünde önemli bir engel Suriye Devrimi Hafız Esad Dönemi Hafız Esad ın babası Ali Süleyman Suriye deki Alevilerin önde gelenlerindendi. Fransız yönetiminin sonlanmasına doğru Fransa Başbakanı na mektup göndererek Alevilerin bağımsızlık

Detaylı

KAMU POLİTİKASI BELGELERİ

KAMU POLİTİKASI BELGELERİ Ünite 4 Doç. Dr. Nuray ERTÜRK KESKİN Türkiye deki kamu politikası belgelerinin tanıtılması amaçlanmaktadır. Kamu politikası analizinde görüş alanında olması gereken politika belgeleri altı başlık altında

Detaylı

Suriye de Demokrasi mi İç Savaş mı?: Toplumsal - Siyasal Yapı, Değişim Senaryoları ve Türkiye

Suriye de Demokrasi mi İç Savaş mı?: Toplumsal - Siyasal Yapı, Değişim Senaryoları ve Türkiye Suriye yönetimi halen halkın bir kısmının desteğini sahip. Suriye de Demokrasi mi İç Savaş mı?: Toplumsal - Siyasal Yapı, Değişim Senaryoları ve Türkiye Towards Democracy or Civil War in Syria?: Social-Political

Detaylı

TÜRK DIŞ POLİTİKASINDA SORUNSUZ ALAN KALDI MI?

TÜRK DIŞ POLİTİKASINDA SORUNSUZ ALAN KALDI MI? DIŞ POLİTİKA TÜRK DIŞ POLİTİKASINDA SORUNSUZ ALAN KALDI MI? HAZİRAN 2011 SARIKONAKLAR İŞ MERKEZİ C. BLOK D.16 AKATLAR İSTANBUL-TÜRKİYE 02123528795-02123528796 www.turksae.com TÜRK DIŞ POLİTİKASINDA SORUNSUZ

Detaylı

ORSAM AYLIK IRAK TÜRKMENLERİ GÜNCESİ

ORSAM AYLIK IRAK TÜRKMENLERİ GÜNCESİ ORSAM AYLIK IRAK TÜRKMENLERİ GÜNCESİ Hazırlayanlar: Habib Hürmüzlü, ORSAM Danışmanı / Bilgay Duman, ORSAM Ortadoğu Uzmanı -HAZİRAN 2011- Sayı: 2 1 Haziran: Irak Türkmen Cephesi nin Kerkük İl Başkanlığı

Detaylı

BASIN AÇIKLAMASI: İnsan Hakları Ortak Platformunun TBMM de yeni Anayasa ile ilgili çalışmaları yürütecek olan Komisyonun işleyişine dair önerileri

BASIN AÇIKLAMASI: İnsan Hakları Ortak Platformunun TBMM de yeni Anayasa ile ilgili çalışmaları yürütecek olan Komisyonun işleyişine dair önerileri BASIN AÇIKLAMASI: İnsan Hakları Ortak Platformunun TBMM de yeni Anayasa ile ilgili çalışmaları yürütecek olan Komisyonun işleyişine dair önerileri 18.10.2011 Kamuoyunun da bildiği üzere, 19 Ekim 2011 tarihinde

Detaylı

DİYARBAKIR BÖLGE HALKININ CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ REFERANDUMUYLA İLGİLİ DÜŞÜNCELERİNİ ÖLÇMEYE YÖNELİK SAHA ÇALIŞMASI:

DİYARBAKIR BÖLGE HALKININ CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ REFERANDUMUYLA İLGİLİ DÜŞÜNCELERİNİ ÖLÇMEYE YÖNELİK SAHA ÇALIŞMASI: DİYARBAKIR BÖLGE HALKININ CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ REFERANDUMUYLA İLGİLİ DÜŞÜNCELERİNİ ÖLÇMEYE YÖNELİK SAHA ÇALIŞMASI: Diyarbakır, Batman, Mardin, Bitlis İletişim: www.yorsam.org Prof. Dr. Selahattin

Detaylı

Bu durum, aşağıdakilerden hangisin gösteren bir kanıt olabilir?

Bu durum, aşağıdakilerden hangisin gösteren bir kanıt olabilir? DÜNYA GÜCÜ OSMANLI 1. Anadolu Selçuklu Devleti zamanında ve Osmanlı İmparatorluğu nun Yükselme döneminde Anadolu daki zanaatkarlar lonca denilen zanaat gruplarına ayrılarak yöneticilerini kendileri seçmişlerdir.

Detaylı

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI 26 Kasım 2014 İstanbul, Sabancı Center TÜSİAD İş Dünyası Bakış Açısıyla Türkiye de

Detaylı

TÜRK DIŞ POLİTİKASINDA GÜÇ KULLANMA SEÇENEĞİ ( )

TÜRK DIŞ POLİTİKASINDA GÜÇ KULLANMA SEÇENEĞİ ( ) TÜRK DIŞ POLİTİKASINDA GÜÇ KULLANMA SEÇENEĞİ (1923-2010) Teorik, Tarihsel ve Hukuksal Bir Analiz Dr. BÜLENT ŞENER ANKARA - 2013 İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... iii TABLOLAR, ŞEKİLLER vs. LİSTESİ... xiv KISALTMALAR...xvii

Detaylı

TERÖRLE MÜCADELEDE TÜRKIYE-AB İŞBIRLIĞI

TERÖRLE MÜCADELEDE TÜRKIYE-AB İŞBIRLIĞI TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ No.6, TEMMUZ 2016 TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ NO.6, TEMMUZ 2016 TERÖRLE MÜCADELEDE TÜRKIYE-AB İŞBIRLIĞI 9 Temmuz 2016 tarihinde Brüksel de Terörle Mücadelede Türkiye-AB İşbirliği:

Detaylı

Türk Armatörler Birliği

Türk Armatörler Birliği Cilt 1, Sayı 7-8 Bülten Tarihi : 19 AĞUSTOS 2016 TAB E-BÜLTEN TEMMUZ-AĞUSTOS 2016 Türk Armatörler Birliği 15 TEMMUZ 2016 TÜRKİYE nin KARA GÜNÜ Kara Bir Gün 15 Temmuz 2016 günü akşam saatlerinde Türkiye

Detaylı

ODTÜ KKK Öğrenci Temsilcileri Konseyi Yönergesi

ODTÜ KKK Öğrenci Temsilcileri Konseyi Yönergesi ODTÜ KKK Öğrenci Temsilcileri Konseyi Yönergesi Birinci Bölüm Amaç, Kapsam, Dayanak Amaç MADDE 1 (1) Bu yönergenin amaçları aşağıda belirtilmiştir. a) Orta Doğu Teknik Üniversitesi Kuzey Kıbrıs Kampusu

Detaylı

KTU SBE Sos. Bil. Derg. 2015, (9): 117-122 SURİYE İÇ SAVAŞI VE ULUSLARARASI DÜZEN 1

KTU SBE Sos. Bil. Derg. 2015, (9): 117-122 SURİYE İÇ SAVAŞI VE ULUSLARARASI DÜZEN 1 KTU SBE Sos. Bil. Derg. 2015, (9): 117-122 117 SURİYE İÇ SAVAŞI VE ULUSLARARASI DÜZEN 1 ÖZ Coşkun Topal 2 Modern Ortadoğu, Birinci Dünya Savaşı sonrası İngiltere ve Fransa nın, Osmanlı Devleti topraklarını

Detaylı

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI SAYIN ÖMER DİNÇER İÇİN DEMOKRATİK VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ PROJESİNİN AÇILIŞ KONFERANSI KONUŞMA METNİ TASLAĞI

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI SAYIN ÖMER DİNÇER İÇİN DEMOKRATİK VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ PROJESİNİN AÇILIŞ KONFERANSI KONUŞMA METNİ TASLAĞI MİLLÎ EĞİTİM BAKANI SAYIN ÖMER DİNÇER İÇİN DEMOKRATİK VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ PROJESİNİN AÇILIŞ KONFERANSI KONUŞMA METNİ TASLAĞI Sayın Katılımcılar, değerli basın mensupları Avrupa Konseyi

Detaylı

OLGUN AKBULUT ANAYASAL DİNSEL ÇOĞULCULUK

OLGUN AKBULUT ANAYASAL DİNSEL ÇOĞULCULUK OLGUN AKBULUT ANAYASAL DİNSEL ÇOĞULCULUK İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER... V GİRİŞ...1 BİRİNCİ BÖLÜM DİNSEL ÇOĞULCULUK ve BENZER KAVRAMLAR I. Vatandaşlık...7 A. Sosyal Bilimlerde Vatandaşlık Kavram(lar)ı...8

Detaylı

TÜRKİYE - POLONYA YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1

TÜRKİYE - POLONYA YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1 ( TASLAK STRATEJİK VİZYON BELGESİ ) TÜRKİYE - POLONYA YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1 Yeni Dönem Türkiye - Polonya İlişkileri; Fırsatlar ve Riskler ( 2016 ) Türkiye; 75 milyonluk nüfusu, gelişerek büyüyen

Detaylı

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI TARİH

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI TARİH YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI TARİH CEVAP 1: (TOPLAM 2 PUAN) Savaş 2450-50=2400 yılının başında sona ermiştir. (İşlem 1 puan) Çünkü miladi takvimde, MÖ tarihleri milat takviminin başlangıcına yaklaştıkça

Detaylı

HUKUK. Soru Bankası İÇTİHAT

HUKUK. Soru Bankası İÇTİHAT HUKUK Soru Bankası ÇTHT G SS - TÜK. TH VT TM T.- 1 SOU G SS - TÜK. TH VT TM T.- 1 SOU 1.. Federal devletin tüzel kişiliği yoktur.. Federe devletlerin ayrılma hakkı yoktur.. Federe devletlerin uluslararası

Detaylı

NİSAN 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

NİSAN 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili NİSAN 2012 FAALİYET RAPORU Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili CHP MERSİN İL-İLÇE ÖRGÜTLERİ, BELEDİYELER VE KÖYLERE YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR 1. Yeni Seçilen Tarsus CHP İlçe Yönetimini ziyaret ederek

Detaylı

AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ

AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ Haklarımız, Özgürlüklerimiz 15 temel maddeyi içeren T-şörtler Haklarımız, Özgürlüklerimiz Madde 2 Yaşama hakkı İnsan hakları herkese aittir: her erkeğe, kadına ve çocuğa

Detaylı

İÇİNDEKİLER. A. Tarih B. Siyasal Tarih C. XIX.yüzyıla Kadar Dünya Tarihinin Ana Hatları 3 D. Türkiye"nin Jeo-politik ve Jeo-stratejik Önemi 5

İÇİNDEKİLER. A. Tarih B. Siyasal Tarih C. XIX.yüzyıla Kadar Dünya Tarihinin Ana Hatları 3 D. Türkiyenin Jeo-politik ve Jeo-stratejik Önemi 5 İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ V GİRİŞ 1 A. Tarih B. Siyasal Tarih C. XIX.yüzyıla Kadar Dünya Tarihinin Ana Hatları 3 D. Türkiye"nin Jeo-politik ve Jeo-stratejik Önemi 5 BİRİNCİ BÖLÜM: AVRUPA SİYASAL TARİHİ 1 2 I.

Detaylı

2017 İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU

2017 İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU 2017 İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU 1 Av.Dr. M. SEZGİN TANRIKULU İSTANBUL MİLLETVEKİLİ GİRİŞ 2015 yılı Ağustos ayından itibaren tekrar başlayan çatışmalar Türkiye tarihinde eşi az görülmüş bir yıkıma, sayısız

Detaylı

SAYIN BASIN MENSUPLARI;

SAYIN BASIN MENSUPLARI; SAYIN BASIN MENSUPLARI; BUGÜN TÜM TÜRKİYE DE, BAŞTA ULUSLARARASI SENDİKALAR KONFEDERASYONU İLE TTB OLMAK ÜZERE FİLİSTİN KATLİAMININ DURDURULMASI İÇİN ÇEŞİTLİ ETKİNLİKLER DÜZENLENMEKTEDİR. İsrail ordusunun

Detaylı

FASIL 23 YARGI VE TEMEL HAKLAR

FASIL 23 YARGI VE TEMEL HAKLAR FASIL 23 YARGI VE TEMEL HAKLAR Öncelik 23.1 Yargının verimliliği, etkinliği ve işlevselliğinin arttırılması 1 Mevzuat Uyum Takvimi Tablo 23.1.1 No Yürürlükteki AB mevzuatı Taslak Türk mevzuatı Kapsam Sorumlu

Detaylı

MUSUL OPERASYONU, IRAK IN GELECEĞİ VE TÜRKMENLER KONFERANSI TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ. No.11, ARALIK 2016 TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ NO.

MUSUL OPERASYONU, IRAK IN GELECEĞİ VE TÜRKMENLER KONFERANSI TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ. No.11, ARALIK 2016 TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ NO. TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ No.11, ARALIK 2016 TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ NO.11, ARALIK 2016 MUSUL OPERASYONU, IRAK IN GELECEĞİ VE TÜRKMENLER KONFERANSI 15 Aralık 2016 tarihinde ORSAM, TEPAV ve TOBB Ekonomi

Detaylı

Türkiye'de 3 Ay OHAL İlan Edildi

Türkiye'de 3 Ay OHAL İlan Edildi Türkiye'de 3 Ay OHAL İlan Edildi Erdoğan, "OHAL uygulaması kesinlikle demokrasiye, hukuka ve özgürlüklere karşı değildir" dedi. 21.07.2016 / 09:56 Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından

Detaylı

Türkiye küçük Millet Meclisleri Nisan 2011 Raporu Libya ya Uluslararası Müdahale ve Türkiye

Türkiye küçük Millet Meclisleri Nisan 2011 Raporu Libya ya Uluslararası Müdahale ve Türkiye Türkiye küçük Millet Meclisleri Nisan 2011 Raporu Libya ya Uluslararası Müdahale ve Türkiye Nükleer Enerji Santralleri ve Türkiye nin Enerji Politikası Ortak Paydalar Ortadoğu ve Kuzey Afrika da ki rejimlerin

Detaylı

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Sorunlar ve Çözüm önerileri

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Sorunlar ve Çözüm önerileri Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Sorunlar ve Çözüm önerileri Bu rapor 17 Şubat 2016 tarihinde çoğu Radyo ve Televizyon Üst Kurulu nda (RTÜK) görev yapmış olan veya medya ve iletişim alanında uzmanlığı

Detaylı

TOBB - EKONOMİ ve TEKNOLOJİ ÜNİVERSİTESİ BİL 588 - YAZILIM MÜHENDİSLİĞİNDE İLERİ KONULAR FİNAL SINAVI 1 Nisan 2013

TOBB - EKONOMİ ve TEKNOLOJİ ÜNİVERSİTESİ BİL 588 - YAZILIM MÜHENDİSLİĞİNDE İLERİ KONULAR FİNAL SINAVI 1 Nisan 2013 Soru 1 2 3 4 5 6 7 8 Toplam Puan 20 10 15 15 10 10 10 10 100 Aldığınız (+) Kaybettiğiniz (-) SORULAR 1) [20 Puan] Durum: Son yıllarda teknik imkânlar gelişmiş, e-devlet uygulamalarının somut faydaları

Detaylı

Avrupa yı İnşaa Eden Gençler

Avrupa yı İnşaa Eden Gençler Avrupa yı İnşaa Eden Gençler Gençlik Politikasi Geliştirme Sosyal Uyum İnsan Hakları Kültürlerarasi Diyalog Katılım Araştırma AVRUPA KONSEYI VE GENÇLER 40 YILI AŞKIN BIR SÜREDIR AVRUPAYI BIRLIKTE INŞA

Detaylı

T.C AKDENİZ BELEDİYELER BİRLĞİ 2011 YILI ÇALIŞMA PROGRAMI

T.C AKDENİZ BELEDİYELER BİRLĞİ 2011 YILI ÇALIŞMA PROGRAMI T.C AKDENİZ BELEDİYELER BİRLĞİ 2011 YILI ÇALIŞMA PROGRAMI Akdeniz Belediyeler Birliği, üyelerine üst düzey hizmet sunan, yerel ölçekteki Reform süreçlerine ve Ülkemizin AB ile bütünleşme sürecine destek

Detaylı

frekans araştırma www.frekans.com.tr

frekans araştırma www.frekans.com.tr frekans araştırma www.frekans.com.tr FARKLI KİMLİKLERE VE YAHUDİLİĞE BAKIŞ ARAŞTIRMASI 2009 Çalışmanın Amacı Çalışma Avrupa Birliği tarafından finanse edilen Türk Yahudi Cemaati ve Yahudi Kültürünü Tanıtma

Detaylı

ÜNİTE:1. Anayasa Kavramı, Anayasacılık Akımı ve Anayasa Çeşitleri ÜNİTE:2. Türkiye de Anayasa Gelişmelerine Genel Bakış ÜNİTE:3

ÜNİTE:1. Anayasa Kavramı, Anayasacılık Akımı ve Anayasa Çeşitleri ÜNİTE:2. Türkiye de Anayasa Gelişmelerine Genel Bakış ÜNİTE:3 ÜNİTE:1 Anayasa Kavramı, Anayasacılık Akımı ve Anayasa Çeşitleri ÜNİTE:2 Türkiye de Anayasa Gelişmelerine Genel Bakış ÜNİTE:3 Millî Güvenlik Konseyi Rejimi, 1982 Anayasası nın Yapılışı ve Başlıca Özellikleri

Detaylı

Beşinci Lejyon Sivilleri Ordulaştırma Güçsüz Orduyu Kurtarır mı?

Beşinci Lejyon Sivilleri Ordulaştırma Güçsüz Orduyu Kurtarır mı? 0 Ocak 2017 Beşinci Lejyon Sivilleri Ordulaştırma Güçsüz Orduyu Kurtarır mı? Analiz Raporu 1 2 İndex Beşinci Lejyonun Kurulması... 3 Tanıtım ve Davet... 4 Kurulma Nedenleri... 5 Lejyonun Kurulmasının Arkasında

Detaylı

Araştırma Notu 15/179

Araştırma Notu 15/179 Araştırma Notu 15/179 27.03.2015 2014 ihracatını AB kurtardı Barış Soybilgen* Yönetici Özeti 2014 yılında Türkiye'nin ihracatı bir önceki yıla göre yüzde 3,8 artarak 152 milyar dolardan 158 milyar dolara

Detaylı

Türkiye de Kutuplaşmanın Boyutları Araştırması. 1 Şubat 2016

Türkiye de Kutuplaşmanın Boyutları Araştırması. 1 Şubat 2016 Türkiye de Kutuplaşmanın Boyutları Araştırması 1 Şubat 2016 Yöntem ve Künye Araştırma çalışması, 3-10 Aralık 2015 tarihleri arasında, Türkiye 18+ yaş nüfusunu temsil eden 1024 kişiyle, 16 ilin kentsel

Detaylı

MEŞRUTİYET DÖNEMİNDE OSMANLI DEVLET TEŞKİLATI

MEŞRUTİYET DÖNEMİNDE OSMANLI DEVLET TEŞKİLATI MEŞRUTİYET DÖNEMİNDE OSMANLI DEVLET TEŞKİLATI II. Mahmut ve Tanzimat dönemlerinde devlet yöneticileri, parçalanmayı önlemek için ortak haklara sahip Osmanlı toplumu oluşturmak için Osmanlıcılık fikrini

Detaylı

ARAŞTIRMA GRUBU. Prof. Dr. Özer SENCAR Prof. Dr. İhsan DAĞI Prof. Dr. Doğu ERGİL Dr. Sıtkı YILDIZ Dr. Vahap COŞKUN MAYIS - 2011

ARAŞTIRMA GRUBU. Prof. Dr. Özer SENCAR Prof. Dr. İhsan DAĞI Prof. Dr. Doğu ERGİL Dr. Sıtkı YILDIZ Dr. Vahap COŞKUN MAYIS - 2011 ARAŞTIRMA GRUBU Prof. Dr. Özer SENCAR Prof. Dr. İhsan DAĞI Prof. Dr. Doğu ERGİL Dr. Sıtkı YILDIZ Dr. Vahap COŞKUN MAYIS - 2011 Bu rapor Mayıs-2011 araştırmasının II. kısmıdır. Araştırmanın bu kısmında;

Detaylı

AVRUPA BİRLİĞİ HUKUKUNUN KAYNAKLARI

AVRUPA BİRLİĞİ HUKUKUNUN KAYNAKLARI AVRUPA BİRLİĞİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ AVRUPA BİRLİĞİ HUKUKUNUN KAYNAKLARI Hazırlayan: Ömer Faruk Altıntaş Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü Daire Başkanı ANKARA 5 Nisan 2007 Birincil Kurucu Antlaşmalar Yazılı kaynaklar

Detaylı

Seçim Beyannamelerinin Değerlendirilmesi

Seçim Beyannamelerinin Değerlendirilmesi Seçim Beyannamelerinin Değerlendirilmesi 2. TALEBİMİZ: RUHUNU VE GÜCÜNÜ DENGE VE DENETLEME SİSTEMİNDEN ALAN BİR ANAYASA KRİTERLER: AK PARTİ CHP MHP HDP Demokratik toplum düzeninin sözleşmesi olan anayasada;

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. 1995 Azerbaycan Cumhuriyeti Anayasası nın Kurduğu Hükümet Rejimi (1998)

ÖZGEÇMİŞ. 1995 Azerbaycan Cumhuriyeti Anayasası nın Kurduğu Hükümet Rejimi (1998) ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı Oktay Uygun 2. Doğum Tarihi 18. 01. 1963 3. Unvanı Profesör 4. Öğrenim Durumu Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Hukuk Fakültesi İstanbul Üniversitesi 1985 Yüksek Lisans Kamu Hukuku

Detaylı

Merkez Strateji Enstitüsü Güncel Değerlendirme

Merkez Strateji Enstitüsü Güncel Değerlendirme 20.06. 2018 Astana-Soçi Görüşmeleri, Çatışmasızlık Bölgeleri ve İdlib'de Gerginliği Azaltma Kontrol ve Gözlem Noktaları Ali Bilgin Varlık Astana-Soçi Görüşmeleri Suriye iç savaşının kalıcı bir barışla

Detaylı

HERKESİN REKTÖRÜ. Prof. Dr. Abdulvahap YİĞİT Ahi Evran Üniversitesi Rektör Adayı. www.abdulvahapyigit.com

HERKESİN REKTÖRÜ. Prof. Dr. Abdulvahap YİĞİT Ahi Evran Üniversitesi Rektör Adayı. www.abdulvahapyigit.com HERKESİN REKTÖRÜ Prof. Dr. Abdulvahap YİĞİT Ahi Evran Üniversitesi Rektör Adayı www.abdulvahapyigit.com www.abdulvahapyigit.com 01 Prof. Dr. Abdulvahap YİĞİT Ahi Evran Üniversitesi Rektör Adayı ÖZGEÇMİŞİM

Detaylı

Resmi Gazete Tarihi: 08.10.2006 Resmi Gazete Sayısı: 26313

Resmi Gazete Tarihi: 08.10.2006 Resmi Gazete Sayısı: 26313 Resmi Gazete Tarihi: 08.10.2006 Resmi Gazete Sayısı: 26313 Amaç MADDE 1 KENT KONSEYİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar (1) Bu Yönetmeliğin amacı; kent yaşamında, kent vizyonunun

Detaylı

RAPOR TPS-OIC TİCARET MÜZAKERELERİ KOMİTESİ (TMK) GÖZDEN GEÇİRME TOPLANTISI. (Ankara, 17-19 Haziran 2008)

RAPOR TPS-OIC TİCARET MÜZAKERELERİ KOMİTESİ (TMK) GÖZDEN GEÇİRME TOPLANTISI. (Ankara, 17-19 Haziran 2008) Aslı: İngilizce RAPOR TPS-OIC TİCARET MÜZAKERELERİ KOMİTESİ (TMK) GÖZDEN GEÇİRME TOPLANTISI (Ankara, 17-19 Haziran 2008) 1. TMK Gözden Geçirme Toplantısı 17-19 Haziran 2008 tarihleri arasında Ankara da

Detaylı

ÇANKIRI KARATEKİN ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ (ÇAKUZEM)

ÇANKIRI KARATEKİN ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ (ÇAKUZEM) ÇANKIRI KARATEKİN ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ (ÇAKUZEM) 2015 YILI FAALİYET RAPORU ÇANKIRI - 2016 SUNUŞ Uzaktan Eğitim, geleneksel öğrenme-öğretme yöntemlerindeki sınırlılıklar

Detaylı

15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİNE AZERBAYCAN DAN BAKIŞ

15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİNE AZERBAYCAN DAN BAKIŞ 15 TEMMUZ DARBE GIRIŞIMININ İSLAM COĞRAFYASINDA YANSIMALARI KONFERANSI 24-26 Ağustos 2016 Kütahya gesam.dpu.edu.tr 15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİNE AZERBAYCAN DAN BAKIŞ Araz ASLANLI 1 Türkiye Cumhuriyeti 15-16

Detaylı

2016 KONYA İKİ DOĞU İKİ BATI ULUSLARARASI ÖĞRENCİLER AKADEMİSİ BAŞVURU KLAVUZU

2016 KONYA İKİ DOĞU İKİ BATI ULUSLARARASI ÖĞRENCİLER AKADEMİSİ BAŞVURU KLAVUZU 2016 KONYA İKİ DOĞU İKİ BATI ULUSLARARASI ÖĞRENCİLER AKADEMİSİ BAŞVURU KLAVUZU İki Doğu İki Batı Uluslararası Öğrenci Derneğinin düzenlediği, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı nın katkılarıyla

Detaylı

MEVLÜT GÖL KARŞILAŞTIRMALI HUKUKTA ANAYASA BAŞLANGIÇLARININ SEMBOLİK VE HUKUKİ DEĞERİ

MEVLÜT GÖL KARŞILAŞTIRMALI HUKUKTA ANAYASA BAŞLANGIÇLARININ SEMBOLİK VE HUKUKİ DEĞERİ MEVLÜT GÖL KARŞILAŞTIRMALI HUKUKTA ANAYASA BAŞLANGIÇLARININ SEMBOLİK VE HUKUKİ DEĞERİ İÇİNDEKİLER TAKDİM...VII ÖNSÖZ... IX İÇİNDEKİLER... XI KISALTMALAR... XVII GİRİŞ...1 BİRİNCİ BÖLÜM Başlangıç Kavramı

Detaylı